Baskı ile Yönetim

Prof. Dr. ismet BARUTÇUGİL

Baskı ile yönetim (Management by Pressure), yöneticinin çalışan üzerinde, kiÅŸiye ve duruma baÄŸlı olarak, farklı derecelerde belirli bir baskı uygulaması gerektiÄŸini vurgulayan bir yönetim anlayışıdır. Bilimsel yönetim anlayışı ile insan iliÅŸkileri yaklaşımının bazı yönlerini bir araya getiren bir tarzı ifade eder. Daha farklı ve daha fazla yöneticilik becerisi gerektirir.

Bu yönetim tarzı, bazen ÅŸirketi etkileyen iç ve dış olumsuz faktörlerin bir sonucu olarak ortaya çıkar. Kriz dönemlerinde, risklerin ve belirsizliÄŸin yüksek olduÄŸu geçiÅŸ/dönüÅŸüm süreçlerinde yöneticiler, daha hızlı karar almak, eyleme geçmek ve sonuçlara ulaÅŸmak için baskı altında yönetim tarzını bilerek ve isteyerek seçerler. DiÄŸer taraftan, bazı yöneticiler de stres ile performans düzeyi arasında bir iliÅŸki olduÄŸuna ve yüksek performans elde etmek için belirli bir düzeyde stres yaratmak gerektiÄŸine inandıkları için bu tarzı benimserler.

Baskı ile yönetimde baÅŸarılı olmak için yöneticilerin, durumun gerçek boyutlarını doÄŸru deÄŸerlendirmeleri ve gerçekte ne istediklerini iyi bilmeleri gerekir. Baskıyı haklı gösterecek güçlü nedenlere sahip olmaları; bilgiler, ölçülebilir miktarlar, tarihler ve kriterlerle iletiÅŸim kurmaları önemlidir. Baskı ile yönetim, yöneticilerin duygularıyla ve önyargılarıyla davranmaktan kaçınmaları ve suçlamak, yargılamak yerine sorun çözme yaklaşımını benimsemeleri durumunda baÅŸarılı bir tarz olabilir. Burada, baskının adaletli bir ÅŸekilde uygulanması ve çalışanların iÅŸ güvenliÄŸine özen gösterilmesi de önemlidir.

Yöneticinin, özellikle, ÅŸirketin zor zamanlarında baskıyı nasıl uyguladığı, ekip üyeleri üzerinde kalıcı etkiler bırakır. Baskının niteliÄŸi ve süresi ekip performansını doÄŸrudan etkiler. Baskı, haklı ve adil görülmez ve gereÄŸinden uzun sürerse ekip üyelerinin sakin, odaklanmış, kontrollü, açık, tarafsız, dinlemeye açık ve çalışmaya istekli olarak kalması zorlaşır. Ekibin tedirgin olması, içe kapanması, kızması, direnmesi, hatta dürüst olmayan davranışlar içine girmesi olasılığı artar.


Genel anlamda, destekleyici bir iÅŸ ortamı yaratmış olan ve giriÅŸkenliÄŸi cesaretlendiren bir yöneticinin ÅŸirket veya kendisi için zor zamanlar yaÅŸandığında yönetim tarzını ani ve köklü bir biçimde deÄŸiÅŸtirip; bitiÅŸ tarihleri, bütçe kısıtları ve kalite standartları gibi konularda sert baskılar uygulamaya baÅŸlaması ekip üzerinde moral ve motivasyon anlamında ciddi olumsuz etkiler yaratabilir. Bu durumda, ekip üyelerinin kafaları karışır, içlerine kapanır, katılımcı olmayı bırakırlar ve genel anlamda iÅŸ performansları düÅŸer.

Yöneticinin insan psikolojisini iyi anlaması ve belirli bir çalışanı harekete geçiren güdünün ne olduÄŸunun farkında olması gerekir. Belirli bir baskı türünün her çalışan üzerinde aynı etkiyi yaratması beklenemez. Günümüzde, yöneticiler, insan davranışları ve yönetim psikolojisi konularında geçmiÅŸ yönetici kuÅŸaklarından çok daha donanımlı oldukları için Baskı ile Yönetim yaklaşımını etkili bir ÅŸekilde uygulaması olasılığı oldukça yüksektir.

Åžüphesiz, motivasyon (ve performans) saÄŸlamak için belirli bir düzeyde strese ihtiyaç vardır, ancak bu, hiçbir zaman bir kiÅŸinin taşıyamayacağı kadar fazla olmamalıdır. Uygun baskı düzeyini belirlemek zordur ve kiÅŸiden kiÅŸiye farklılık gösterir. DüÅŸük ve orta derecede, kısa süreli baskı, çalışanın ihtiyacı olan motivasyonu ve enerjiyi saÄŸlayan bir tepkiyi yaratabilir.

Baskı, çalışanın en iyisini yapmasına yardım edecek düzeyde ve sürede olmalıdır. Ağır ve sürekli baskı çalışana hiç fayda saÄŸlayamaz. Performansı düÅŸürmesinin yanı sıra onun fiziksel ve zihinsel saÄŸlığını olumsuz yönde etkileyebilir. En uygun baskı düzeyinin görevin ve çalışanın nitelikleri ile de baÄŸlantısı vardır. Basit bir görev ve niteliksiz bir çalışan daha yüksek miktarda uyarılmayı (baskıyı) gerektirirken, daha karmaşık bir görevde nitelikli bir çalışan daha düÅŸük bir uyarılma ile daha yüksek performans düzeyine ulaşılabilir.