DÜNYADA VE TÜRKİYE’DE SERVET DAÄžILIMI:

ADALET BUNUN NERESİNDE

Ersin DEDEKOCA

Küresel eÅŸitsizlikler konusunda otorite haline gelmiÅŸ olan Dünya Bankası’nın eski baÅŸ
ekonomisti Branko MİLANOVİC’in 14 Haziran’da yayınlanan yazısında, Çin, Hindistan,
Rusya, ABD gibi tüm büyük ülkelerde “gelir dağılımının” giderek daha da bozulduÄŸunu; bunun
istisnalarının ise, kapsamlı bölüÅŸüm programları uygulayan Brezilya, Bolivya ve Meksika gibi
Latin Amerika ülkelein oluÅŸturduÄŸunu; aslında küresel gelir dağılımının en üst ve en alt
sıralarında önemli bir deÄŸiÅŸiklik gözlenmediÄŸini; ancak orta ve üst-orta gelir
gruplarında “ciddi bir altüst” yaÅŸandığını belirtmiÅŸtir.
DiÄŸer yandan, küresel servete iliÅŸkin analizler için ise en fazla baÅŸvurulan kaynak olan Küresel
Servet Raporu 2023 ise, İsviçreli yatırım bankası Credit Suisse’in (CS) Küresel Servet
Raporu bu yıl CS ile birlikte, bünyesine bu yıl kattığı UBS (Union de Banques Suisse) ile
birlikte sunuldu.
Bu yazımızın amacı, söz konusu iki raporda yer alan “küresel servetin deÄŸiÅŸimi ve
dağılımı” konularını irdeleme ve özellikle Türkiye özelinde çıkarımlar yapmaktır.
BRANKO MILANOVIC’İN KÜRESEL EŞİTSİZLİK GÖZLEMLERİ
Milanovic’e göre Sanayi Devrimi’nden baÅŸlayarak ve Yirminci Yüzyılın ortasına
kadar küresel eÅŸitsizlikler keskin bir ÅŸekilde artmaktadır. KiÅŸi başına gelir Avrupa,
Kuzey Amerika, sonraları Japonya’da hızla yükselirken Çin, Hindistan, Afrika, OrtadoÄŸu ve
Latin Amerika’da ise duraksamış, hatta gerilemiÅŸtir. BilindiÄŸi gibi, iktisat tarihçileri bu süreci
Büyük Ayrışma (Great Divergence) olarak adlandırırlar.
 
Keza Milanovic'e göre, 19. yüzyılın baÅŸlarında Sanayi Devrimi'nin ortaya çıkışından 20.
yüzyılın ortalarına kadar zenginlik, Batılı sanayileÅŸmiÅŸ ülkelerde yoÄŸunlaÅŸtıkça
küresel eÅŸitsizlik de bununla koÅŸut olarak artmıştır. SoÄŸuk SavaÅŸ döneminde, dünyanın
yaygın olarak "Birinci Dünya", "İkinci Dünya" ve "Üçüncü Dünya" olarak üç ekonomik
geliÅŸmiÅŸlik düzeyini ifade edecek ÅŸekilde bölündüÄŸü dönemde de zirveye ulaÅŸmıştır.
Ancak yaklaşık 20 yıl önce, büyük ölçüde yakın zamana kadar dünyanın en kalabalık
ülkesi olan Çin'in ekonomik yükseliÅŸi sayesinde küresel eÅŸitsizlik düÅŸmeye baÅŸladı.
Büyük ücret uçurumlarının etkisiyle önceki dönemlerde, Batılı ülkelerin yoksulları küresel
gelir dağılımının üst bantlarında yer alırken, ÅŸimdi Çin’in orta sınıfları onların yerini
almaktadır. Milanoviç bu döneme ise Büyük YaklaÅŸma (Great Convergence) adını
vermektedir.
Küresel eÅŸitsizlik 1988 yılında Gini endeksinde 69.4 ile en yüksek seviyesine
ulaÅŸmışken, 2018'de 60,1'e düÅŸerek, 19. yüzyılın sonundan bu yana görülmemiÅŸ bir
seviyeye gerilemiÅŸtir. Küresel eÅŸitsizlikteki bu düÅŸüÅŸ, 20 yıl gibi kısa bir sürede gerçekleÅŸmiÅŸ
olup, on dokuzuncu yüzyıl boyunca küresel eÅŸitsizlikteki artıştan daha hızlıdır.5
Milanovic, yanlış anlaşılmadan kaçınmak için, Çin, Hindistan, Rusya ABD gibi neredeyse tek
tek tüm büyük ülkelerde gelir dağılımı giderek daha da bozulduÄŸunu; bunun
istisnalarını, kapsamlı bölüÅŸüm programları uygulayan Brezilya, Bolivya ve Meksika gibi
Latin Amerika ülkeleri olduÄŸunu vurgulamaktadır.
Aslında küresel gelir dağılımının en üst ve en alt sıralarında önemli bir deÄŸiÅŸiklik
gözlenmemesine karşın, orta ve üst-orta tabakada ciddi bir deÄŸiÅŸim yaÅŸanmaktadır. Dünyanın
en yüksek gelirli yüzde 5’lik diliminde hâlâ en fazla ABD yurttaÅŸları yer almaktadır.
 

KÜRESEL SERVET RAPORU
Gelirin yıllar içinde birikmiÅŸ ÅŸekline “servet” denilmektedir. Ana hatlarıyla kiÅŸilerin net
serveti, hisse senedi, tahvil gibi finansal varlıkları ve ev, arsa gibi finansal olmayan
varlıkları toplamından borçlarının çıkarılması ile hesaplanmaktadır. Raporun dip notuna
göre hesaplamaya, özel emeklilik fonlarında biriken tasarruflar eklenirken, kamuya ait
emeklilik sigorta kurumlarının fonları dikkate alınmamaktadır. Yine devletlerin varlık ve
borçları da kapsam dışı tutulmaktadır. Nispeten daha düÅŸük varlık sahibi olan 20 yaşından
küçükler kapsam dışı tutulup hesaplama, 20 yaşından büyük 5.4 milyar kiÅŸi
üzerinden yapılmaktadır.
• Dünyada 2008’den Bu Yana İlk Kez Gerileyen Toplam Servet
ABD Doları ($)’nın diÄŸer para birimlerine karşı deÄŸeri baz alınarak hazırlanan rapora göre,
2022 sonu itibarıyla dünyada küresel servet, 2021 sonuna göre yüzde 2,4 (11.3
trilyon $) azalarak 454.4 trilyon $’a geriledi. Bu olgu, 2008 finans krizinden bu yana
yaÅŸanan ilk “küresel servet erimesi” olarak kayıtlara geçmiÅŸtir. Dünyada “kiÅŸi başına
ortalama servet” ise 3 bin 198 $’a karşılık gelen yüzde 3,6 oranında azalarak 84 bin
718 $’a düÅŸtü. Keza bu gerçekleÅŸme de, 2000 yılından bu yana yaÅŸanan en büyük
“yüzdesel düÅŸüÅŸ” oldu.
Rapor, “toplam ve kiÅŸi başına servet” düÅŸüÅŸünde en önemli etkenin, ABD Doları’nın
hemen hemen tüm para birimlerine karşı deÄŸer kazanması olduÄŸuna (Nitekim paraları
dolara karşı yıl içinde yüzde 6 deÄŸerlenen Latin Amerika’da servet 2,4 trilyon dolar artış
gösterdi) dikkat çekerek ÅŸu detayı vermektedir:
EÄŸer ABD Doları’nın diÄŸer para birimlerine karşı deÄŸeri 2021 sonundaki düzeyde
sabit kalmış olsaydı, toplam küresel servet yüzde 3,4; kiÅŸi başına ortalama servet
de yüzde 2,2 artacaktı. Ancak bu artış bile 2008’den bu yana “en düÅŸük oranlı artış”
olacaktı.
Daha ayrıntılı bir irdeleme ise; baÅŸta emlâk olmak üzere, finansal olmayan varlıkların
güçlü kalmaya devam ettiÄŸini, 2022’de borsaların düÅŸüÅŸü ve faiz artışlarını tahvil
fiyatlarını aÅŸağı çekmesi nedeniyle, “küresel serveti” oluÅŸturan “finansal varlıkların” deÄŸer
yitirdiÄŸini göstermektedir.
DiÄŸer yandan Rapor ÅŸu ilginç notu da düÅŸmektedir: Amerikan Doları 2021 sonundaki deÄŸeriyle
hesaplayıp kiÅŸi başına ortalama servet artışını yüzde 2,2 bulsak bile, 2022’de ABD’deki
enflâsyon o kadar yüksek oldu ki, bu oranı hesaba kattığımızda “reel servet düÅŸüÅŸü” yüzde 2,6
ÅŸeklinde gerçekleÅŸecekti.
• Küresel Servet 2027’ye Kadar Yüzde 38; Milyoner Sayısı Yüzde 16 Artacak
CS uzmanları anılan raporda, 2027 yılında “küresel servetin” 629 trilyon $’a çıkacağını
hesaplıyorlar. Bu da önümüzdeki 5 yılda yüzde 38’lik bir artışa denk gelmektedir. Aynı
dönemde “kiÅŸi başına ortalama servetin” yüzde 30 artışla 110 bin 270 $’a çıkması
beklenmektedir. Keza Raporda “küresel dolar milyoneri” sayısının da 86 milyona çıkacağı
tahmin edilmektedir.
Dünyadaki dolar milyonerlerinin sayısı da 2022’de 3.5 milyon kadar azalmıştır.
ABD’de 24 milyon 480 bin, Çin’de 6 milyon 231 bin milyoneri bulunmaktadır. Avrupa’da ise 2
milyon 821 bin ile Fransa başı çekmekte ve onu 2 milyon 627 bin ile Almanya izlemektedir.
Raporda önümüzdeki 5 yılda ABD’de milyoner sayısının yüzde 16 artacağı, bu oranın
Çin’de yüzde 112 olacağı tahmin edilmektedir. BirleÅŸik Krallık yüzde 86, Brezilya yüzde 91,
Hindistan yüzde 69, G. Kore yüzde 64, Hong Kong yüzde 73 ile milyoner sayısının küresel
ortalamadan daha büyük hızla artmasının tahmin edildiÄŸi ülkeler olarak öne çıkmaktadır.
• KiÅŸi Başı Servette En Zengin Ülkeler
İsveç, Avustralya, Yeni Zelanda, Hollanda ve Almanya’da döviz kuru deÄŸiÅŸimleri ve ev
fiyatlarındaki düÅŸüÅŸ nedeniyle 2022’de büyük servet kayıpları yaÅŸanmış olsa da, aÅŸağıdaki
tabloda görüldüÄŸü gibi Kuzey Amerika, Avrupa ve Okyanusya ülkeleri dünyanın en
zenginleri listesinin ilk sıralarında yer almaktadır.

Bu baÄŸlamda kiÅŸi başı servette en çok kayıp yaÅŸayan ilk 10 ülkeyi de aÅŸağıdaki tabloda
izleyebilmekteyiz.
 
• Servet Dağılımındaki Adaletsizlik
Raporda “dünya servet piramidine” de yer verilmektedir. AÅŸağıdaki tabloda “eriÅŸkin kiÅŸi” sayısı
ve bunun küresel eriÅŸkinlere oranı gösterilmektedir.

Piramidin en altında, yani en geniÅŸ yerinde kiÅŸi başına serveti 10 bin $’ın altında olan
tam 2.8 milyar kiÅŸi vardır. Bu kiÅŸiler dünya eriÅŸkin nüfusunun yüzde 53’ünü
oluÅŸturmaktadır. 5.3 trilyon $ servetleriyle toplamdaki payları “sadece” yüzde 1,2.
Serveti 10 bin ile 100 bin $ arasında bulunanların sayısı 1.8 milyar olup, bu sayı 2000’de 503
milyon idi. Bu grup, Çin’deki kalkınmanın etkisiyle 22 yılda 5 kattan fazla büyüdü. Gruptaki
eriÅŸkinlerin ortalama serveti 33 bin 753 $.
100 bin dolar ile 1 milyon $ arası servete sahip erişkin sayısı ise 642 milyondur. Serveti 1
milyon $’ın üzerindeki 59.1 milyon kiÅŸi ise, toplam eriÅŸkin nüfusunda yüzde 1,1
pay sahibi olmalarına karşın toplam küresel servette yüzde 46 paya sahip olup, “servet
dağılımındaki adaletsizliÄŸin” temelini oluÅŸturmaktadır.
Raporda servet piramidine iliÅŸkin ilginç notlar ÅŸöyledir: Bir eriÅŸkinin dünyada “ilk yüzde
50’ye girebilmesi” için sadece 8 bin 654 $’lık servete sahip olması yeterlidir. 137 bin
333 doları olan “en zengin yüzde 10’luk sınıfa” girebiliyor. “En tepedeki yüzde 1’e”,
yani ilk 54 milyona girebilmek için yeterli olan servet 1 milyon 81 $’dır.
Dünyada en fazla milyoner barındıran ülke, 22 milyon 710 bin eriÅŸkinle ABD’dir. Çin 6 milyon
231 bin, Fransa 2 milyon 821 bin, Japonya 2 milyon 757 bin, Almanya ise 2 milyon 627 bin
milyonere sahip görünmektedir. Rapora göre dünyada serveti 100 milyon $’ın üzerinde 79 bin
490 kiÅŸi vardır ve bunların 7 bin 20’si 500 milyon $’ın üzerinde servete sahiptir.
• 63 Afrikalı Ancak 1 Kuzey Amerikalı Ediyor
Raporun en çarpıcı bölümlerinden biri olan “dünyadaki servet dağılımı adaletsizliÄŸi”
konusu, yukardaki son iki maddeye ek olarak, aÅŸağıdaki tabloda tüm çarpıklığı ve netliÄŸi ile
ortaya konulmaktadır.

Servet dağılımında adaletsizliÄŸi en basit ÅŸekilde ortaya koyan “toplam eriÅŸkin nüfusunda
yüzde 1,1 pay sahibi olan “serveti 1 milyon $’ın üzerindeki’ 59.1 milyon kiÅŸinin
toplam küresel servette yüzde 46 oranındaki paydaÅŸlığı” gerçeÄŸini, farklı grupları
temsil eden çeÅŸitli ülke özelinde izleyebilmekteyiz. Bu baÄŸlamda en varsıl yüzde 1’in payının
(yüzde olarak) Brezilya’da 48,4; Hindistan’da 41; ABD’de 34,2; Almanya’da 30; Çin’de 31,1;
Japonya’da 18,8 olduÄŸuna tanık olmaktayız. Özetle, servet piramidinin en tepesinde oturan
yüzde 1’in aldığı aşırı pay konusu, ABD, Çin, Hindistan pek fark etmemektedir.
 
TÜRKİYE’DE SERVET DAÄžILIMI
Küresel Servet Raporu’nun bulguları eÅŸliÄŸinde Türkiye’de “servet uçurumu” gerçeÄŸine, diÄŸer
ülkelerle karşılaÅŸtırılmasını yaptığımızda elde ettiÄŸimiz bulguları ve bunların
değerlendirilmesini aşağıdaki başlıklarda toplayabiliriz.
* Raporun veri tabanında yer alan 57 ülkenin istatistiklerine baktığımızda Türkiye’nin;

2022’de parası ABD dolarına karşı en fazla deÄŸer yitiren ülkeler sıralamasında yüzde 46,5
kayıpla sonuncu, borsası en fazla artış gösteren ülkeler sıralamasında yüzde155,5 ile birinci,
konut fiyatları reel anlamda en fazla yükselenler sıralamasında yüzde 59,6 ile yine zirvede, en
çok kiÅŸi başı servet kaybı yaÅŸayan 10 ülke içinde yüzde 13 ile üçüncü sırada yer aldığını
görmekteyiz. DiÄŸer bir anlatımla, 2022’de Türkiye’de Dolar’ı, borsada yatırımı ve
ekstra konutu bulunanların yüzü gülerken, nüfusun ezici çoÄŸunluÄŸun canı
yanmış olduÄŸu açığa çıkmaktadır.
* Ülkedeki “toplam servet” 1.041 milyar $ olarak hesaplanmaktadır. Buradan “eriÅŸkin
başına servet” 17.578 $ çıkmaktadır.

6 Bu rakam, ülke tarihinin en ağır ekonomik krizinin
yaÅŸandığı 2001’den bile daha aÅŸağıdadır. Türkiye dünya yetiÅŸkin nüfusunun
%1.1’ine sahipken, servetten aldığı pay sadece yüzde 0,2’de kalmaktadır.
* Türkiye’de “kiÅŸisel ortalama servetin” 2000’lerin başından bu yana kronolojik geliÅŸimini,
yapacağımız çıkarımların daha anlamlı olması yönünden, aÅŸağıdaki ÅŸekilde özetleyebiliriz:
- 2002 sonunda, yani AKP’nin ülke yönetimini devraldığı tarihte tabloya baktığımızda,
toplam servet 470 milyar $, kişi başı ortalama servet 11 bin 796 $ olduğunu ve
ortalama bir Türk eriÅŸkinin servetinin dünya ortalamasının yüzde 36’sı kadar
olduÄŸunu görmekteyiz.
- Yeni yönetimin ilk yıllarında hızlı büyüme ve TL’nin dolara karşı neredeyse sabit kalması,
Türkiye’deki servet birikimini astronomik hızla artırmış; 2010’da kiÅŸi başına servet 36 bin
484 $’a çıkarken, dünya ortalamasının yüzde 65’ine kadar yükselmiÅŸtir. 39 bin 304 $ ile
2013, ortalama servetin nominal olarak zirve yaptığı yıl olmuştur.
- 2013’ten sonra baÅŸlayan düÅŸüÅŸ trendi sonunda “kiÅŸi başına ortalama servet” 2018’de
30 bin $ barajının altına inerek 27 bin $’a ve dünya ortalamasının yüzde 38’ine
gerilemiÅŸtir. 2022 sonunda ise 17 bin 578 $’a kadar düÅŸüp, dünyadaki kiÅŸi başı
ortalama servetin yüzde 21’ine inmiÅŸtir. Bu rakamlara göre 2001’deki büyük kriz yılında
dünya ortalamasının dörtte biri kadar servete sahip olan ortalama bir Türk eriÅŸkini, geçen
yılın sonunda dünya ortalamasının neredeyse beÅŸte biri kadar servete gerilemiÅŸtir.
- Kriz yılı olan 2001’de 295 milyar $ olan “toplam servet”, 2013’te 1 trilyon 970 milyar
$’a kadar yükseldikten sonra, 2022 sonunda 1 trilyon 41 milyar $ seviyesine
düÅŸmüÅŸtür. 2013’ten sonraki 10 yıllık dönemde ülkenin tam 930 milyar $’lık
servet kaybı söz konusudur.
* 10 bin $’ın altında serveti bulunanların sayısı toplam eriÅŸkin nüfusun yüzde
70,6’sını oluÅŸturmaktadır. Gelir dilimlerine göre sınıflamayı sürdürürsek, 10-100 bin $r
aralığında eriÅŸkin nüfusun yüzde 27,3’ü, 100 bin-1 milyon $ aralığında yüzde 2’si, 1
milyon doların üzerinde ise yüzde 0.1’i bulunmaktadır. Sayı ile ifade ederse, 100 bin $
üzerinde serveti bulunanlar 1 milyon 256 bin, 1 milyon $’ın üzerinde servet
sahipleri ise 61 bin kiÅŸi.
* Yüzde 10’luk servet dilimlerinin en altında yer alan grup toplamın yüzde -0,4’üne, ikinci
yüzde 10’luk grup ise yüzde -0,1’ine sahip oldukları görülmektedir. Bir kiÅŸinin geliri 0’dan
baÅŸlar ve eksi olamaz. Servete gelince, net rakam ölçüldüÄŸü için, borcu varlıklarından fazla olan
kiÅŸilerin servetleri eksi olur. DiÄŸer bir ifadeyle ülke nüfusunun yüzde 20’si “eksi servete”
sahip olup, borçlarıyla cebelleÅŸmektedir.
* Buna karşın servet piramidinin tepedeki yüzde 10, toplam servetin yüzde 69,8’ini;
yüzde 5 de yüzde 59,2’sini elinde tutmaktadır. Yüzde 1’lik “süper varsıl tabaka” ise
yüzde 39,5’una sahiptir. Bu oranların dünya genelindeki karşılıkları ise sırasıyla yüzde 81,69
ve 44,5’dur.
 
BİR CÜMLELİK SONUÇ YERİNE
Servet ve onun dağılımı ile yukarda aktardığımız tüm bu çarpıcı rakamlar, gerek Türkiye’de,
gerekse de dünyada bir “servet vergisinin” acilen hayata geçirilmesi zorunluluÄŸuna
iÅŸaret etmektedir.
Ersin DEDEKOCA