KiÅŸi başı ulusal gelir” 8/9 bin $ düzeylerinde seyretmektedir. Ülke ekonomisinin yarısından fazlası “kayıt dışı” niteliÄŸindedir. Gelir ve servet dağılımındaki eÅŸitsizlik, giderek ve artan bir ÅŸekilde bozulmaktadır. “Merkezi yönetim bütçesi” artık “dikiÅŸ tutmamakta, faiz yükü, merkezi bütçe, Hazine ve TCMB kayıtlarıyla gizlenmektedir. Altına ve dövize endeksli iç borçlanma nedeniyle, Hazine’nin faiz yükü anapara borcunu geçmiÅŸtir
ERSİN DEDEKOCA
İçinde yaÅŸadığımız “insan yapımı” zamanın ve emek verimliliÄŸinin sınırları yüzünden 15 gün ara verdiÄŸimiz yazılarımıza, aÅŸağıdaki kısa yazımızla baÅŸlangıç yapıyoruz.
*
EreÄŸi, kısıtlı kaynakların “optimum dağılımını” yoluyla “bireyin refahını yükseltmek” ve sürdürmek olan iktisat biliminin iki yüzü vardır. Objesi birey, hane halkı, ÅŸirketler, firmalar, sektörler yönü olan yönüne “mikroiktisat”; dar anlamda merkezi hükümeti, geniÅŸ anlamda yerel yönetimleri, parafiskal kurumları, KİT’leri, döner sermayeli kuruluÅŸları ve “genel olarak toplumu” betimleyen yönüne de “makroiktisat” denilmektedir.
Bugünkü kısa yazımızda, yukarda saydığımız her bir ekonomik birim veya oyuncuyu az çok ilgilendiren “ülkemiz ekonomi gerçeklerini”, baÅŸlıklar halinde sıralamaya çalışacağız.
BOZULAN “PARAMETRİK DENGELER”
Birbiriyle belirli bir korelâsyon ile baÄŸlı ve etkileniÅŸim (sebep-sonuç gibi) içinde olan aÅŸağıdaki parametreler arasındaki bu denge tümüyle ortadan kalkmıştır. Bu olguya belki de “iÅŸlevsizlik hali” demek daha doÄŸru olacaktır.
- TCMB Politika Faizi ……………………………………… %9
- Enflâsyon Artışı (Yıllık) ..………………………………. %84,39 (TÜİK’e göre); %170,7 (ENAG’a göre)
- TL Kredi Faiz Oranı ………………………………………….. %30
- TL Mevduat Faiz Oranı ………………………………… %21-22
- Yeniden DeÄŸerlendirme Oranı ……………………..%122,93
ÜLKEMİZ EKONOMİ GERÇEKLERİ
Türkiye’de ne tür bir ekonomi mevcut? sorusunun yanıtlarını aÅŸağıdaki baÅŸlıklarda toplayabiliriz:
- Hayat pahalılığı, TÜFE olarak yüzde 85 ve ÜFE olarak yüzde 165 bandına oturmuÅŸtur.
- “Ulusal gelir” dediÄŸimiz GSMH, 800 milyar Amerikan Doları ($)’nın altına düÅŸmüÅŸtür.
- “KiÅŸi başı ulusal gelir” 8/9 bin $ düzeylerinde seyretmektedir.
- Ülke ekonomisinin yarısından fazlası “kayıt dışı” niteliÄŸindedir.
- Gelir ve servet dağılımındaki eşitsizlik, giderek ve artan bir şekilde bozulmaktadır (GİNİ katsayısı 42).
- “Merkezi yönetim bütçesi” artık “dikiÅŸ tutmamakta ve “bütçe açığı” rekor artışlar Bunun yanında “faiz dışı fazla dengesi” de, 2016 yılından bu yana “negatif” bandındadır.
- Faiz yükü, merkezi bütçe, Hazine ve TCMB kayıtlarıyla gizlenmektedir.
- Kasım ayı itibariyle Hazine’nin anapara borcu 1.8 trilyon TL’na çıkarken, “faiz yükünün” 2.6 trilyon olduÄŸu hesaplanmaktadır. Böylece ülkede bir baÅŸka ilk daha gerçekleÅŸmiÅŸtir: Altına ve dövize endeksli iç borçlanma (toplam iç borçların yüzde 66’sı) nedeniyle, Hazine’nin faiz yükü anapara borcunu geçmiÅŸtir.
- İşsizlik, resmi kayıtlara göre bile yüzde 10-12 seviyelerinde hareket etmektedir.
- İşsizlik konusundaki iÅŸin gerçeÄŸi, iÅŸten umudunu kesenlerle ve gençlerle birlikte “iÅŸsizlik zirvede” dolaÅŸmaktadır.
- Kayıtlara göre, çalışanların neredeyse üçte ikisinin ücret kayıtlarının “asgari ücrete” eÅŸit hale gelmiÅŸtir.
- Dış ticaret açığı “artarak” devam etmekte; ithalât ise, dayanılmaz ve sürdürülemez bir ÅŸekilde artmaktadır.
- Sürekli olarak artan ve yılsonuna 46 milyar $’a yükselmesi beklenen “cari açık”, yeniden GSMH’nın yüzde 4’üne ulaÅŸmıştır.
- “Gizemli para” olarak nitelenen, sebebi hem bilinen ve hem de bilinmek istenmeyen “net hata ve noksan”, ÅŸimdilik 28 milyar $’a (ilk 8 aylık cari açığın yüzde 71,3’ü bu giriÅŸlerle karşılanmıştır) yükselmiÅŸtir.
- TCMB’nın “brüt rezervleri” 114 milyar $ olsa da, bu rezervlerin içinde yer alıp da bankalara ait olan rezervler çıkarıldığında 13.3 milyar $’a düÅŸen “net rezervler”, swap iÅŸlemleriyle elde edilmiÅŸ 72 milyar $’ın da düÅŸülmesiyle -58.7(negatif) milyar $
- Önde gelen üç kredi derecelendirme kuruluÅŸunun notları “B duraÄŸan/negatif ve aşırı riskli” kategorisinde olup; CDS primi de, yakın zamanlardaki hafif düzelmeye karşın 525 (geliÅŸmekte olan ülkelerin risk ortalaması 225 olup, 300 puanın üstü riskli olarak kabul edilmektedir) gibi yüksek bir sayıdadır.