BÄ°Z GÖÇMENDÄ°K ..

Farklıydık; geldiÄŸimiz yerlerden de bir ÅŸeyler getirmiÅŸtik. Åživemizi, yemeklerimizi, giyim kuÅŸam ve adetlerimizi. Mesela bir ÅŸeye daha vakit varsa, TA(A) var derdik. Kadın güzelse, erkek yakışıklıysa YALABIK denirdi. Birisi biraz asık suratlı, biraz seçiciyse o TÄ°TÄ°Z der, pek sokulmazdık. Herkesin teyzesi biz Mübadiller de TETE siydi. TOR derdik iÅŸe alışamayanlara. Canımız karpuz çekince bostan'a gider, çok gezen UYUNTU derdik. Çalışmayan tembelker KALPAZAN dı bizim lûgatimiz de. Bir ÅŸeyi atacaksak FIYDIRIR ya da SIPITIR atardık. Bazen de ÇÜÄžDÜRÜR dük. Analarımız ÇEMBER takardı. Geçen yıl diyeceÄŸimiz zaman BILDIR der, bir ÅŸey beklersek um-mak derdik. Önümüze aniden bir ÅŸey çıkarsa LAPPADANAK der, ÅŸaÅŸkınlığımızı ifade ederdik. Canımız kiraz cektiÄŸin de KÄ°REZ derdik. Traktörü onlar sürerken biz AYDARDIK. ÇAPAR dediÄŸimizde o çocuÄŸun kaÅŸları nın, saçlarının rengini hemen anlardıkm o sarışın bir çocuktu. Sabah ORAZ sesiyle uyanır, elimizi yüzümüzü tulumbada yıkar PEÅžKÄ°R e silerdik. O harime PORTA kapılardan girerdik, güneÅŸin Bazen kendimizi SESLERDÄ°K. Çorbaya ekmek doÄŸrar, adına papara derdik. Çok konuÅŸana PATIRDAMA der sustururduk onu. Devam ederse UÄžRATIRDIK onu. KURULUKLAR da KUMPÄ°R, SUVAN, BUDEY vardı. Zayıf da biri KURU derdik. Bazen de FARIRDIK (Yorulmak), SALINGAÇ ta yorgunluÄŸumuzu atardık. Evlerin bazı ların altında hayvan besler, kimi tütün basardı. AÄŸzımız da buruk bir tat varsa MA(V)UR du, kimse anlamasa sa biz anlardık o vakıt. MACIN (Pekmez) ile aÄŸzımızı tatlandırırdık. BöÄŸürtlene ya KAPÄ°NA ya da KARAMIK der yerken elimizi yüzümüzü boyardık. ÅžüphelendiÄŸimiz de Ä°ÅžKÄ°LLENÄ°R dik. Çünkü biz bazen çok PÄ°MPÄ°RÄ°KLÄ° ydik. KIRNAP la kuyudan KUFA KUFA su çekerdik. MÄ°ZÄ°N ezanı okudumu ya camiye koÅŸar ya da NAMAZLA (Seccade) serip namazı kılardık. SABA (H) dükkanı besmele ile açar SEFTE yapınca parayı doÄŸrudan almaz yere attırırdık. Sofralarımız da kapama, kartalaç, ummaç çorbası, kaçamak, helva, süt bulamacı. Misafire ikramı severdik, komÅŸu akrabaydı, harim de komÅŸuya açılan küçük kapıcıklar vardı.