TTB açıkladı: Salgındaki gerçek ölümlerin resmi sayının 3 katı olduÄŸu kabul edildi
Türk Tabipleri BirliÄŸi (TTB), "Fazladan ölüm sayılarında dünyada ilk sıralardayız. Salgındaki gerçek ölümlerin resmi sayının 3 katı olduÄŸu kabul edildi" açıklaması yaptı.
SaÄŸlık Bakanı Fahrettin Koca’nın Covid-19’a baÄŸlı dolaylı ölümlerin doÄŸrudan ölümlerden çok daha fazla olduÄŸunu açıklaması üzerine bir basın toplantısı düzenleyen Türk Tabipleri BirliÄŸi (TTB), “SaÄŸlık Bakanı 23.06.2021 tarihinde yaptığı basın toplantısında, salgın ve salgına baÄŸlı nedenlerden dolayı ölümlerin 150 binin üzerinde olduÄŸunu itiraf etti. Bu sayı, ÅŸimdiye kadar açıklanan resmi sayının 3 katından fazla” dedi. TTB, TÜİK’in ölüm istatistiklerini bir an önce paylaÅŸması gerektiÄŸini belirtti.
Birgün'ün aktardığına göre, TTB Merkez Konseyi ve TTB Pandemi Çalışma Grubu’nun yaptığı açıklamada pandemiyi yönetemeyen ve sorumluluÄŸu olanlara bir kez daha istifa çaÄŸrısı ve pandemiyle baÅŸ edebilmede ÅŸeffaf bilgi paylaşımı yapıldı. Basın toplantısında, TTB Pandemi Çalışma Grubu üyesi Dr. Tomris CesuroÄŸlu, Covid-19 ölüm verilerine iliÅŸkin soruna uluslararası bir bakış sundu.
Vaka sayılarının manipüle edilmesinden bölge, yaÅŸ, cinsiyet dağılımlarının gizlenmesine kadar pandemi yönetiminin her anlamda çok kötü bir sınav verdiÄŸini söyleyen CesuroÄŸlu, “Halen epidemiyolojik raporlamalar yerine muÄŸlak ifadeler paylaşılıyor. Türkiye’nin sicili o kadar kötü ki; verileri uluslararası karşılaÅŸtırmalara alınmayacak kadar güvensiz olarak deÄŸerlendiriliyor” ÅŸeklinde konuÅŸtu.
“BİLGİ EDİNEMİYORUZ”
TTB Pandemi Çalışma Grubu üyesi Güçlü Yaman, 16-22 Haziran haftası itibariyle fazladan ölümlerde genel olarak bir düÅŸüÅŸ yaÅŸandığını fakat bazı illerde tırmanmaların halen dikkat çektiÄŸini belirtip Çorum’u örnek gösterdi: “Çorum merkezi mart ayının sonundan beri çok yüksek ölüm oranlarıyla dikkat çekiyor. Fakat biz ne bir bilgi edinebiliyoruz ne de kente özgü bir önlem alındığını görebiliyoruz.”
Yaman, son olarak hesaplayabildikleri Covid-19’a baÄŸlı ölüm sayısının da 150 bini iÅŸaret ettiÄŸini sözlerine ekledi.
"YALNIZCA BULAÅžICI HASTALIK KAYNAKLI 120 BİN ÖLÜM"
TTB Pandemi Çalışma Grubu üyesi Dr. Nasır Nesanır, Türkiye nüfusunun yüzde 49’unu oluÅŸturan 21 ildeki belediye verilerine göre, yalnızca bulaşıcı hastalık kaynaklı 115-120 bin ölüm olduÄŸunu ifade etti. TÜİK verilerine göre dahi 2020 yılına ait 65 yaÅŸ ve üzeri nüfustaki ölümlerin, 2016-2019 yılları ortalamasına göre çok daha fazla olduÄŸunu kaydeden Nesanır, SaÄŸlık Bakanı’nı ayrıntılı bir bilgi-veri paylaşımına davet etti.
"BAKANIN DÜÅžTÜÄžÜ Ä°KİLEM BİZİ HAKLI ÇIKARTIYOR"
TTB Merkez Konseyi üyesi Dr. Alican Bahadır ise TTB olarak resmi vaka ve ölüm sayılarının gerçeÄŸi yansıtmadığını ilk günden bu yana söylediklerini hatırlattı. Bahadır, “TÜİK’in düÅŸtüÄŸü ikilem ve bakanın açıklaması bizi haklı çıkarır nitelikte. Bundan sonra ölüm sayılarının ve nedenlerinin ÅŸeffaf bir biçimde açıklanması gereklidir” dedi. Toplantıda TTB II. BaÅŸkanı Doç. Dr. Ali İhsan Ökten tarafından Türk Tabipleri BirliÄŸi Pandemi Çalışma Grubu ve Türk Tabipleri BirliÄŸi Merkez Konseyi adına okunan basın açıklaması ise ÅŸöyle:
“ÖLÜMLERİN 150 BİNİN ÜZERİNDE OLDUÄžU İTİRAF EDİLDİ”
“SaÄŸlık Bakanı 23.06.2021 tarihinde yaptığı basın toplantısında, salgın ve salgına baÄŸlı nedenlerden dolayı ölümlerin 150 binin üzerinde olduÄŸunu itiraf etti. Bu sayı, ÅŸimdiye kadar açıklanan resmi sayının 3 katından fazla. Biz Türk Tabipleri BirliÄŸi (TTB) olarak, Covid-19’a baÄŸlı gerçek ölüm sayısının çok daha yüksek olduÄŸunu ve salgın ölümlerinin manipüle edildiÄŸini, gerçek ölüm sayılarının açıklananın en az 3,5 katı olduÄŸunu birçok kez veriler ile ortaya koyduk (https://www.ttb.org.tr/userfiles/files/PB1.pdf). Bakanın açıklamasıyla TTB’nin ÅŸimdiye kadar söyledikleri, vaka sayısında olduÄŸu gibi ölüm sayılarında da teyit edilmiÅŸ oldu.
Açıklamaya göre fazladan ölüm sayılarında dünyada ilk sıralardayız.
Hâlâ gerçek ölüm sayıları tam olarak netleÅŸmiÅŸ deÄŸil. SaÄŸlık Bakanı, net sayılar vermek yerine gerçekçi olmayan ifadeler kullanıyor. SaÄŸlık Bakanı’nın 23.06.2021 tarihinde yapmış olduÄŸu açıklamadaki “Salgın süresince salgından yaklaşık 50 bin insanımızı kaybettik. Salgın sebebiyle ertelenen saÄŸlık hizmetleri sebebiyle yaÅŸadığımız kayıp ise bundan çok daha büyük” sözleri, paylaşılmayan ölüm sayılarını bu sınıflandırma ile perdeleme giriÅŸimidir. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) ölüm verilerini açıklamayı ertelemesinin ardından bakanın açıklaması; COVID-19 ölüm sayılarının gizlenmesinin sorumluluÄŸunun alınması yerine “vaka-hasta sayısı” benzeri müdahalelere giriÅŸildiÄŸinin kanıtı niteliÄŸinde.
“TÜİK’İN ÖLÜM İSTATİSTİKLERİ ERTELENDİ”
TTB’nin ısrarlı soruları karşısında kamuoyunu tatmin etmeyen SaÄŸlık Bakanı; 02.09.2020 tarihinde 2020 yılının ilk 8 ayına ait ölüm sayılarını, 30.09.2020 tarihinde 2020 yılının ilk 9 ayına ait ölüm sayılarını açıklamıştı. Bunun üzerine birçok kez TTB’nin, belediyelerin ve milletvekillerinin, kayıtlara göre ölüm sayılarının açıklanandan daha yüksek olduÄŸuna dair paylaşımlarına sessiz kalınmıştır. Dahası, her yıl haziran ayında açıklanan ayrıntılı “TÜİK ölüm ve ölüm nedeni istatistikleri” açıklanmamış, ertelenmiÅŸtir. Sayıların netleÅŸmesi için “TÜİK ölüm ve ölüm nedeni istatistikleri” derhal açıklanmalıdır. Ölümleri gizlemekten vazgeçilmeli, bundan sonra tüm ölüm sayıları, nedenleriyle birlikte, iller düzeyinde haftalık olarak açıklanmalıdır. Salgınla ilgili tüm veri ve bilgiler, uluslararası bilimsel standartlara göre kamuoyu ile paylaşılmalıdır.
SaÄŸlık Bakanı, “ertelenen saÄŸlık hizmetlerinden dolayı” yaÅŸanan ölümlerin ÅŸimdiye kadar açıklanan resmi ölüm sayılarından “çok daha büyük” olduÄŸunu söylüyor. Oysa her akÅŸam kamuoyuna paylaşım yapan SaÄŸlık Bakanı, vatandaÅŸların tedavilerini aksatmamaları konusunda bugüne kadar hiçbir ciddi açıklama yapmayarak ve önlem almayarak, bu ölümlerin artmasına seyirci kalmıştır. ErtelenmiÅŸ saÄŸlık hizmetlerinin sorumluluÄŸu vatandaÅŸlara yüklenmemelidir. SaÄŸlık Bakanlığı’nın ertelenmiÅŸ saÄŸlık hizmetlerini engellemeye yönelik neden kayda deÄŸer bir önlem almadığı sorgulanmalıdır.
Bugün, pandemide saÄŸlık hizmetlerine eriÅŸim sorunu; bir toplumda pandemiye yönelik yaratılmış algı ve saÄŸlık hizmetlerinde örgütlenme sorunudur. Her akÅŸam topluma yönelik maske-mesafe-hijyen vurgusu yapan bakanlık, bugüne kadar hastanelere gelmeme konusunda halkın algısını deÄŸiÅŸtirecek açıklama yapmadığı gibi halkın hastanelere gelmesini zorlaÅŸtıracak adımlar atmıştır. SokaÄŸa çıkma yasakları, bazı yaÅŸ gruplarının hastanelere izinle gitmek zorunda bırakılması, yerelde saÄŸlık hizmetleri yetersizliÄŸi, iller arası hasta geçiÅŸinin güçlükleri nedenleriyle saÄŸlık kurumlarına ulaşım zorlaÅŸtırılmıştır.
“KAPISINA KİLİT VURULAN HASTANELER AÇILMIYOR”
Salgının üzerinden bir yıl geçmesine raÄŸmen geçici bir örgütlenme modeli çıkarılmamış; SaÄŸlıkta DönüÅŸüm Programı’nın birinci basamakta yapmış olduÄŸu tahribat, ikinci basamak saÄŸlık tesislerinin üçüncü basamaÄŸa dönüÅŸtürülmesi, ÅŸehir hastaneleri gibi planlamalarla ÅŸehir merkezlerindeki hastanelerin kapatılması ile halkın saÄŸlık hizmetlerine ulaşımı engellenmiÅŸtir. Ertelenen saÄŸlık hizmetlerinin gerçekleÅŸtirilmesi için kolay ulaşılabilir yerlerinde, kapılarına kilit vurulmuÅŸ durumda boÅŸ bekleyen bu hastaneler anlaması zor bir ısrarla yeniden açılmamaktadır. Yine bu süreçte; ÅŸehir merkezlerinde daha yaygın ve ulaşımı kolay olan özel hastanelerin ücretsiz olmaması, temiz hastane düzenlemesine gidilmemesi SaÄŸlık Bakanı’nın bu sürece sadece seyirci kaldığını göstermektedir.
Bunun yanı sıra, genel sosyoekonomik durumdaki kötüleÅŸmeye karşın ekonomik ve sosyal desteÄŸin olmaması, 65 yaÅŸ üstü için haftalar süren sokaÄŸa çıkma yasakları sırasında ağırlaÅŸan kronik hastalıklar gibi durumlar da pandemi sürecinde ölümlerin artışına neden olmuÅŸtur.
Her ne sebeple olursa olsun, pandemi süreci gerçekleÅŸen tüm ölümler ister saÄŸlık hizmetlerine eriÅŸim isterse Covid-19 nedenli olsun bakanın sorumluluk alanında olan saÄŸlık hizmetleri kaynaklıdır. Bakanın yaptığı “saÄŸlığa eriÅŸim sorunları kaynaklı ölümlerin fazlalığı” açıklaması kendi baÅŸarısızlığının itirafıdır.