TUZ GÖLÜ ve KURAKLIK SORUNLARI

Åžahabettin KÜÇÜKYAZICI

www.gazetetekirdag.com 

Tuz gölü, ülkemizde tuz üretiminin temel kaynağıdır. Tuz, gıda olarak zorunlu ihtiyaç maddesi olması yanında, geniÅŸ kullanım alanıyla insanlar tarafından vazgeçilmez bir tabiat ürünüdür. Dünya toplam tuz tüketiminin, 175 milyon ton/yıl olarak hesaplan- makta olup, ülkemizin doÄŸal kaynak- ları arasında yer alan Tuz Gölünde kendiliÄŸinden oluÅŸan tuz rezervinin ise 200 milyon ton/yıl olduÄŸu tahmin edilmektedir. Ancak, bunun tamamının çıkarılması bir pazar meselesi olmaktadır.

Tuz, insanlığın yüzyıllardır kullandığı ve vazgeçilmez bir mutfak malzemesi olarak kabul edilen bir doÄŸal kaynaktır. Ancak, tuz üretimi ve tuz gölleri, sadece mutfak malzemesi deÄŸil, aynı zamanda çevresel denge ve ekonomik öneme sahip kaynaklardır. Türkiye’nin bu alandaki en önemli kaynaklarından biri olan Tuz Gölü, tuz üretimi açısından büyük bir potansiyele sahiptir. Bu makalede, Tuz Gölü’nün önemi, tuz üretimi ve sürdürülebilirlik konularına odaklanarak, bu doÄŸal kaynağın geleceÄŸi üzerine bir derinlemesine inceleme sunulacaktır.

Dünya tuz tüketimi artarken, tuz üretimindeki sorunlar ve çevresel etkiler, zihinsel saÄŸlık ile çevresel farkındalığı birleÅŸtirir. Tuz Gölü’nün tuz üretimi ve kalitesi, ekosistemdeki dengeyi etkilerken, atık sular da gölün durumunu etkilemektedir. SaÄŸlıklı bir çözüm, doÄŸal dengeyi korumayı ve tuz üretimini sürdürülebilir bir ÅŸekilde saÄŸlamayı amaçlamalıdır.

 

 

 

 

 

 

tuz gölü raporu

tuz gölü 

 

 

 

 

 

 

Ülkemizde Tuz Gölü Yapısını Besleyen Dereler ve Nehirler

Tuz Gölü, Türkiye’nin en büyük iç tuz kaynaklarından biridir ve doÄŸal olarak oluÅŸan tuz rezervleriyle ünlüdür. Dünya tuz tüketiminin büyüklüÄŸü göz önüne alındığında, Tuz Gölü’nün bu alandaki potansiyeli oldukça büyüktür. Ancak, bu potansiyelin tam olarak deÄŸerlendirilmesi ve sürdürülebilir bir ÅŸekilde kullanılması gerekmektedir.

Çok eskiden beri göle dökülen, İnsu, Peçeneközü, Melendiz Suyu ve EÅŸmekaya dereleri göle tuzluluk oranı çok yüksek olan sular taşımaktadır. Bunlardan bazıları yazın göle ulaÅŸmadan kurumaktadır. Bu durum, 1974 yılına kadar sorunsuz olarak sürmüÅŸtür. Aynı yıl yapımı tamamlanan 185 km uzunluÄŸundaki Konya Ovası Ana Tahliye Kanalı, iddia edildiÄŸine göre projesinde öngörülmemiÅŸ olmasına raÄŸmen, müteahhit tarafından Tuz Gölüne baÄŸlanmış, göle sürekli olarak tatlı su taşınmasına neden olmuÅŸtur. Bu kanal, her biri 2640 HP gücünde üç pompa marifetiyle sularını Göle ulaÅŸtırmaktadır.

Sulu Tarıma GeçiÅŸ ve Tuz Gölü Kaynak Sorunları

Çumra ovasının su baskınlarından korunması ve havzanın sulu tarıma geçirilmesini amaçlayan projenin ikmalini yapılmıştır.  Bunu takiben, Konya İli atık sularının da hiç bir iÅŸleme tabi tutul- madan aynı kanala baÄŸlandığı görülmektedir. BaÅŸlangıçta, Ana Tahliye kanalının Göle baÄŸlanmasında, Tekel’ den izin alındığı iddia edilmekte ise de, atık su boÅŸaltmasının Keçili koluna boÅŸaltılması itirazlara raÄŸmen yapılmıştır.

1978 yılı başında, Türkiye’nin tuza gereksiniminin arttığı, üretimin talebi karşılamadığı, zorunlu olarak ithalat yapıldığı günlerde, Tuz Gölü kalite- sinin ve üretiminin düÅŸmekte olduÄŸu da fark edilmiÅŸ ve belirlenmiÅŸtir. Bunun üzerine, ilgili ve yetkili kuruluÅŸ temsilcilerinin de dahil edildiÄŸi Tekel’ in de katıldığı heyetler oluÅŸturularak teknik düzeyde uzun süren araÅŸtır- malar yapılmıştır. Ancak, Tekel bu toplantılarda çok üst düzeyde temsil edilmiÅŸ, heyet- lere yeterli teknik eleman dahil edil- memiÅŸtir. Sonuçlarından da konunun öneminin tam olarak vurgulanamadığı anlaşılmaktadır.

Ekosistem ve Çvresel Faktörler ile Tuz Gölü Kuraklığı

Tuz Gölü, sadece tuz üretimi için deÄŸil, aynı zamanda bir ekosistem için de önemlidir. Göl, çeÅŸitli kuÅŸ türlerine ev sahipliÄŸi yapar ve ekolojik denge için kritik bir rol oynar. Ancak, aşırı tuz çıkarılması ve atık suların göle boÅŸaltılması gibi insan faaliyetleri, göl ekosistemini tehdit etmektedir.

Tuz Gölü, sadece doÄŸal bir kaynak deÄŸil, aynı zamanda bilimsel araÅŸtırmalar için de önemlidir. Ayrıca, tuz üretimi ekonomik olarak da büyük bir öneme sahiptir. Tuz Gölü’nün bilimsel ve ekonomik deÄŸeri, doÄŸru ÅŸekilde yönetildiÄŸinde artırılabilir. Tuz Gölü’nün sürdürülebilir bir ÅŸekilde kullanılması için atılması gereken adımlar ve uygulanması gereken politikalar ele alınmalıdır. DoÄŸal denge korunmalı, atık suların kontrolü saÄŸlanmalı ve tuz üretimi sürdürülebilir bir ÅŸekilde gerçekleÅŸtirilmelidir.

DoÄŸa Tuz Gölü içinde tuz OluÅŸumuna Etki Eden Faktörler

Gölde tuzun oluÅŸumu yapısaldır. Tuz Gölü derinliklerinde yastık biçiminde tuz tabakaları bulunmakta, çok sayıda yeraltı suyu yüzeye yakla- şırken bol miktarda sahip oldukları tuzun Göl sularına karışmasına aracılık etmektedirler.
Buna ek olarak, yukarıda sayı- lan yer üstü suları da, geçtikleri Neojen devir iç deniz kalıntısı olan çevrede tortulanma ve evoporasyonla oluÅŸmuÅŸ, baÅŸta NaCl olmak üzere pek çok tuzları ihtiva eden araziden yine yüksek oranda tuz taşımaktadırlar.

Ayrıca, rüzgarlarla civar araziden erozyonla taşınan tuzları da saymak gerekir Bu ÅŸekilde, tuzluluk oranı artan sular, Temmuz, AÄŸustos, Eylül ve Ekim aylarında kuraklığın etkisiyle yüzeyde, 3-20 cm arasında deÄŸiÅŸen saf tuzdan ibaret bir kabuk teÅŸkil etmektedir.

Tuz elde etmek için, yukarıda belirttiÄŸimiz yazın küçülen yüzölçü- münün büyük bir bölümünden hiç bir zorlukla karşılaÅŸmadan tuzun kolayca toplanması mümkün olabilmektedir.

Yapay Kanalın Etkisi ile Tuz Gölü DeÄŸiÅŸimi

Konya Ovası Ana Tahliye Kanalı, sulama amaçlı bir tesis olması itibariyle, Apa Baraj Gölünden aldığı suları, Çumra-Konya hattından muhtelif pompa istasyonları yardımıyla Tuzu Gölüne kadar intikal ettirmektedir. Bu ana kanalın, bataklıklardan da geçen üç önemli kolu da bulunmaktadır. (Arapçayırı, AlaboÄŸa ve Çekili). Bunlardan, Çekili kolu, AÅŸkın bataklığını kurutmak ve tarıma elve- riÅŸli hale getirmek amacına yönelik olarak tesis edilmiÅŸ olmakla beraber, sonradan, Konya kent atık suları için de alıcı bir ortam teÅŸkil etmiÅŸtir.

Daha da önemlisi sürekli yükselen su seviyesi nedeniyle Tuz Gölünden tuz elde edilmesi olanağını yok etmek yolunda hızla ilerlemektedir. Bu husus, Tekel Tuz Sanayii Müessesesi MüdürlüÄŸü tarafından 1997 yılında hazırlanan Raporda açık ve net olarak vurgulanmış, çözüm önerileri arasında Konya Ana Tahliye Kanalının mecrasının deÄŸiÅŸtirilmesi, Tuz Gölüne doÄŸal denge dışında fazladan atık veya tatlı su giriÅŸine son verilmesi gerektiÄŸi belirtilmiÅŸtir.

Teknik Açıdan Tuz Gölü Kuraklık Risk Raporu: 1997

Bu hususa açıklık getirilmesi gerekmektedir. Gerek teknik heyet toplantılarında ve gerekse basında yer alan yazı ve yorumlarda yalnızca bu atık sular üzerinde durulmaktadır. Gölün asıl problemi kanalın kendisidir. Atık sular olmadan da Kanal, Gölde tuz oluÅŸumunu etkilemiÅŸ, doÄŸal dengeyi bozmuÅŸ, Tekel tuz üretebilmek için gereksiz yere büyük meblaÄŸlardan oluÅŸan yatırımlarla havuzlama sistemine geçmiÅŸ, yüksek oranlarda elektrik ve sair giderlerle karşı karşıya kalmıştır.

Elbette, Konya ve çevresinin atık suları da bir sorundur. Mutlaka buna da çözüm aranmalıdır. Ancak, bu sorunun giderilmesi için önerilen arıtma tesisi tek başına Tuz Gölünün yok olmasını önleyici çözüm olmaktan çok uzaktır.

Yapılan incelemeler, atık suyun etkisinin, 185 km kanal boyunca kirliliÄŸin, azalarak göle ulaÅŸtığından, sanılanın çok altında olduÄŸunu ortaya çıkarmıştır. Halen bulunan deÄŸerlerin, hem uluslararası hem de yerli standartların altında, yani saÄŸlık açısından zararlı olmadığını göstermektedir.

Atık su problemi, doÄŸrudan Tekel’in deÄŸil, olsa olsa Konya ovasında yapılan sulamadan etkilenenlerin birincil sorunudur. Bunun yanında, sulama arazisinden tarımsal ilaçlar artığı taşıyan sular yine göle kirliliÄŸi de taşımaya devam edecektir. 

Kuralık Çözüm Öneri Raporu 1997 – Tuz Gölü Kurumasın

Tekel’in probleminin çözümü, drenaj kanalının baÄŸlantı yerinin deÄŸiÅŸtirilmesi suretiyle giderilebileceÄŸi bilinmeli ve konu ile ilgili toplantı- larda bu husus gündeme getirilmelidir. Konu ile ilgili olarak çalışma yapan, Üniversite ve MPM Raporlarında olayın bu yönü üzerinde fazlaca durulmadığı, sorun atık sudan ibaret- miÅŸ gibi çözümler önerildiÄŸi görülmektedir.

Tekel Tuz Sanayi Müessesesi MüdürlüÄŸü tarafından 1997 yılında hazırlanan Raporun “Çözüm Önerilerimiz” baÅŸlıklı bölümünde vurgulandığı üzere, Tuz Gölünde doÄŸal denge korunmalıdır. Tuz Gölünde kirlenme riski asgariye indirilmeli, göle akıtılmakta olan yapay Kanalın yatağı deÄŸiÅŸtirilmeli, ilk projesinde öngörüldüÄŸü üzere, Tersakan Gölüne veya bir baÅŸka yere deÅŸarjı temin edilmelidir.

Buna paralel olarak, Tuz Gölü havzası özel koruma bölgesi ilan edilmeli, halen Türkiye tuz ihtiyacının %75 ini karşılayan, böylesine önemli, düÅŸük maliyetli, konumu itibariyle ülkemizin her tarafına yapılacak taşımalarda eklenecek taşıma giderleri bakımından tüketiciler açısından da elveriÅŸli bir kaynağın yok olmasına seyirci kalınmamalıdır.

Åžahabettin Küçükyazıcı
Emekli Tekel Genel  Müdür Yardımcısı
MAZRUF Dergisi 2003

www.google.com

 CHP’li Levent Gök, Tuz Gölü çevresindeki iÅŸletmelerin 2006 yılında özelleÅŸtirildiÄŸini, özelleÅŸtirmelerden önce tonu 22 TL’ye satılan tuzun fiyatının 2015 yılında 135 TL’ye yükseldiÄŸini açıkladı ve bölge halkının zarar gördüÄŸünü belirterek Meclis AraÅŸtırma Komisyonu’nun kurulmasını talep etti.

 NOT:

1)TUZ GÖLÜ , Türkiye'nin Ä°ç Anadolu Bölgesi'nde  illAnkara,Konya ve Aksaray illerinin sınırının kesiÅŸtiÄŸi yerde yer alan tuz gölüdür. Türkiye'nin tuz ihtiyacının %40'ı bu gölden saÄŸlanır. Tuz Gölü'nde tuz, meteorolojik suların yer altına süzülerek daha önce oluÅŸmuÅŸ tuz domlarını eritmesi ve tektonik hatlar boyunca yüzeye taşımasıyla oluÅŸmaktadır.

2):"Türkiye'nin yüzölçümü bakımından ikinci büyük gölü olan Tuz Gölü, çevresindeki platolar arasına gömülmüÅŸ bulunan geniÅŸ bir tektonik çukurluÄŸun en derin yerindedir. Bu çukurluk Neojen'de tektonik hareketlerle oluÅŸmuÅŸtur. Tuz Gölü'nün içinde bulunduÄŸu çukurluk doÄŸu, batı ve güneyden faylarla çevrilidir. kuvater'de, daha az yağışlı iklim koÅŸullarında gölün yüzölçümü küçülmüÅŸtür. Zamanla daha da küçülen göl, günümüzdeki durumuna kavuÅŸmuÅŸtur."