dakika dakika tekirdağ çorlu haberleri

gazete tekirdağ
ANA SAYFA   |  HAKKIMIZDA   |  GÜNDEM   |   POLİTİKA    |   EKONOMİ    |   SPOR   |     İLETİŞİM  

 Merhaba,


Çok ama çok ilginç bir yazı.

Bilgi sahibi olduktan sonra fikir sahibi olmak istiyorsanız, vakit 
ayırıp mutlaka okumalısınız.


Füsun Sarp Nebil 

Füsun Sarp Nebil 

fusun@nebil.com 

*Erdoğan'ın '4G'ye gerek yok 5G olsun' demesi ne anlama geliyor?*

22 Nisan 2015 12:29

Evet Cumhurbaşkanı haklı; biz 4G için vakit kaybettik şimdiden tam 8 
sene. Tabi 3G için de öyle. 3G bu ülkeye dünyada ilk kurulan 3G 
networkten tam 9 sene sonra geldi. ADSL de öyle geç geldi. Fiber de ve 
defalarca yazdığımız gibi fiber gelişemiyor. Ama 5G şu anda dünyada yok. 
Hatta daha ötesii, henüz herkes "şu olsun", "bu olsun" filan diyor ama 
5G'nin ne olacağı konusundaki çalışmalar da yeni yeni başlıyor.

4G ihalesine 1 ay kalmışken[1], bu akşam Türk Telekom'un 175ci yılı 
kutlamalarına katılan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın sarfettiği şu 
sözler şaşkınlık yarattı:

"Dünya şu anda 5G'yi konuşuyor, biz 3G'deyiz. 4G ile zaman kaybetmemize 
gerek yok. İki yıl içerisinde Türkiye de 5G'ye geçmeli. Aksi takdirde 
Türkiye adeta 4G'li bir çöplük haline döner."

Ama 5G şu anda dünyada yok. Hatta daha ötesi, henüz herkes "şu olsun", 
"bu olsun" filan diyor ama 5G'nin ne olacağı konusundaki çalışmalar da 
yeni yeni başlıyor.

5G Avrupa çalışmaları yani "5G'den neler beklemeliyiz?" konulu 18 proje 
için Avrupa'da 5G-PPP çalışmaları henüz 1 temmuz 2015'de başlayacak[2]. 
Bu grubun içinde ülkemizden Türk Telekom da bulunuyor. Aynı şekilde 
ABD'de aynı konulu çalışmalar yeni başlatılmış durumda[3].

Ama her 2 grubun da bize söylediği, 5G'de ilk kurulumların ancak 2020'de 
başlatılabileceği şeklinde. Bu belki 1-2 yıl kadar öne gelebilir ama o 
da günümüzden en az 3-4 sene sonraya işaret eder.

Bunun anlamı ise 10 cu ekonomi olmaya yükseleceğim derken 17cilikten, 
19cu ekonomiliğe düşen ülkemizin telekom alanında nal toplamaya devam 
etmesidir.

Ama Cumhurbaşkanı 4G ihalesinin seçim sonrasına ertelenmesinden 
bahsediyor ise; bu iyi olabilir. Özellikle de, ülkemizin telekom 
sektründe geliştirdiği en yüksek teknoloji olan 4G Baz İstasyonu yani 
"Ulak" ve yeni teknoloji (LTE-Advance) için daha iyi bir şans olur[4].

*5G Nedir?*

5G için yukarıda dediğimiz gibi henüz konsensus sağlanmış durumda değil. 
Daha çok son zamanlarda duymuş olabileceğiniz "Şeylerin İnterneti (IoT - 
Internet of Things) mümkün hale gelecek. Yani buzdolabınızın kendi 
kendine eksikleri sipariş etmesi, falan ya da filan cihazın içindeki 
sensörün internete bağlanmış olup sizin tanımladığınız bir şeyleri 
yapıyor olması. Ya da başka bir örnek vermek gerekirse, stadyumda maç 
seyreden kalabalığın golü aynı anda cep telefonlarının ekranlarından ve 
yakından izlemesi de olabilir (bu şu andaki bant genişlikleri ile mümkün 
değil).

Ancak 4G'yi atlamalı mıyız? Bu teknolojiler birbirinin üzerine konulan 
teknolojiler. 5G'nin 2020'lerde hayat geçeceği bir yana cevap bu nedenle 
; hayır. Şimdi kısaca bakalım bu G'ler neydi? (Generation=nesil'in 
başharfi G)

1G = analog

2G = digital, ses

2.5G = veri eklendi (GPRS)

2.75G = daha hızlı veri (EDGE)

3G = sayısal ve paketli veri aktarma (WCDMA, EvDO)

3.5G daha hızlı veri (HSPA) (Türkiye'de kurulu olan)

4G = LTE kablosuz (wireless) ve daha geniş bant veri aktarımı

LTE-A bu sene sonunda pazara çıkacak (Release 11)

5G = henüz tanımlı değil.. Çok daha geniş ve çok daha fazla kişiye aynı 
anda ulaşmak.

Burayı tıklarsanız 

Londra 
Belediye Başkanı Boris Johnson'ın "Londra 2020'de 5G için hazır" 
dediğini okuyacaksınız.

(Bu arada söylemeden geçemeyeceğim, bizim İstanbul Belediye Başkanı 
Kadir Topbaş ise, bırakın 5G ya da 4G, şu andaki 3G için gerekli 
fiberlerin kazılmasına bile izin vermiyor. 2014'de tüm verilen yasal 
kazı izni kendi ifadelerine göre 17 Km. Yine Belediye tarafından GSM 
firmalarından metroya baz istasyonu koymak için fahiş fiyat istedikleri 
için telefonla görüşemiyoruz. Aradaki farkı görün. Dünya Belediye 
Başkanı olmak bu muymuş?)

Neyse, devam edelim.. Bu Londra haberinin altında da şu detayı 
göreceksiniz; "3G bugünün modern mobil çalışma ihtiyaçlarını 
karşılamaktan uzaktır. Kullanıcılar kullanımın çok olduğu saatlerde 
bazen düşük ve bazen de var olmayan erişim sorunu ile 
karşılaşmaktadırlar. 4G geniş bant olduğu için bu yaşanmayacaktır." 
Yani, "yönetici olmak var, yönetici olmak var".

*4G'yi Atlamalı mıyız?*

*Geçen hafta cuma günü Savunma Sanayi Müsteşar Yardımcısı Orhan Öğe'nin 
çok konuşulan çıkışını okumuşsunuzdur. Öge'nin kızgınlığı bu alanda arka 
plandaki bir çekişmeye işaret ediyor (Bkz : 3-4 Milyar $'lık Hacime 
Hitap Eden Yerli Ürünü Savunan Müsteşar Yardımcısına BTK'dan Dava 
).*

Müsteşar Yardımcısı Öğe'yi çileden çıkardığını düşündüğümüz konu; 
ülkemizin bu konuda ilk defa bir teknoloji üretmiş olması ama 4G 
ihalesinin bu ürünü beklemeden yapılması.

Bu yerli teknoloji "ULAK" isimli bir "FemtoCell" ya da yeni adıyla 
"Küçük Hücre". Herkesin anlayacağı dille söylersek bir "4G Baz İstasyonu".

Son 5-10 yılda, ticaret, ihracat, sağlık, eğitim, güvenlik ile ilgili 
tüm konular mobil internetin üzerine geçiyor. Ekonomimizin 10culuğa 
yükselmesi yerine 17cilikten 19culuğa gerilemesinin nedenlerini 
araştırdınız mı? Belki de bulacağınız başlıca nedenlerden birisi budur 
yani "telekom altyapısının gecikmeli ve duraklamalı" yapılmasıdır. Aynen 
matbaa'daki gecikme gibi.

Çünkü yine buraya tıklarsanız 
, 4G'nin her 
şeyden önce "iş servisleri" için önemli olduğunun söylendiğini 
göreceksiniz. Maliyeti düşük, dengeli ve hızlı haberleşme ile video 
konferans gibi uygulamalar açısından önemli. Bunları başka bir kaynaktan 
gösteriyorum çünkü arka planda bu çekişme nedeniyle gözleri kararmış ve 
"4G gelse ne olacak ki" diyen uzmanları da şaşkınlıkla dinliyorum.

"4G'yi atlamak ve 5G'yi beklemek" gibi cümleler bu kadar kolay 
söylenmemeli, en azından bize nelere mal oluyor ayrıntılı ve 
karşılaştırmalı bir rapor hazırlamak lazım ama en azından güvenliğimizin 
bu kadar zayıf olmasına ve tasarruf edebileceğimiz bazı şeyleri pahalı 
yapmamıza neden olduğunu, dolayısıyla uluslararası rekabette de 
kaybettireceğini rahatlıkla söyleyebiliriz.

Güvenlik konusunu çok yönlü anlatmak lazım ama burada tek bir yönünü 
hatırlatalım; 11 eylül sonrası ABD'de itfaiye, sağlık birimleri, polis 
arasında haberleşme krizi yaşandı. Çünkü bant genişliği eksikti. 2012'de 
bu 8 milyar $ yatırımla ve FirstNet adıyla bir network kuruldu. Bu 
sistemler ancak 4G gibi bir genişlik üzerinde kurulabiliyor. Gezi 
sonrasında polis ve devlete ait kurumlara şüphe ile bakıyoruz ama 1999 
depremini de hatırlatalım. Savaş, afetler gibi durumlar açısından bu tür 
bir networke ihtiyaç var (Bkz : Firstnet.Gov ).

*Erdoğan'ın Sözlerinin Nedeni, Ekonomik Sıkıntı ve Fiber Alt Yapı 
Eksikliği Olabilir mi?*

Dediğimiz gibi Erdoğan'ın sözleri şüpheyle karşılandı. Bu sözlerin 
nedeni de merak edildi.

İddialardan birisi, operatör başına 3-4 milyar $ ve toplamda ilk bir kaç 
senede 15-20 milyar $ yatırım gerektirmesinin ekonomiye sıkıntı 
getireceği iddiası. Tabi eğer yabancı cihaz alınırsa.

Ama bize göre, 4G konusundaki tartışmanın temelinde "Ulak" yani yerli 
teknoloji geliştirilmiş olması var. Aselsan-Argela-Netaş işbirliği ile 
2013'den bu yana hazırlanan "ULAK" için pazara çıkma tarihini kasım 2015 
olarak veriliyor. Bu baz istasyonunun prototipi'nin üretildiği ve yaz 
aylarında operatörlerde test çalışmalarına başlanacağı bildiriliyor[5].

Arkasından da Ulak'ın bağlanacağı network üzerinde de çalışıldığını 
öğreniyoruz. Giderek 5G çalışmalarında da yer alınacağı ve bu konuda 
geri kalınmayacağı bilgisi var.

Bu da bugünlerde 3-5, bir kaç yıl içinde 15-20 ve giderek 30-50 milyar 
$'lar bandında bir satış hacminden bahsedilmesi anlamına geliyor. 
Kavganın nerede olduğunu ve ne tür baskılar gelebileceğini anlayabiliyor 
musunuz?

Bu konuda dünyada henüz 4 üretici var (birisi ULAK). Dolayısıyla yabancı 
üreticiler, ihalenin milli ürün nedeniyle kendilerine kapatılacağı, Ulak 
ise, yabancı üreticilerin baskısı ile oyun dışı kalacağını düşünüyor 
(Orhan Öğe bir şeylere işaret ediyor. Dinlemek lazım, bugün hala Gartner 
bilmemkim şirketinin para alarak oluşturduğu listedeki üreticiden 
alacağım diyen kamu kurumları var, ve biz de "Gartner da nesi?", 
"Uzmanlığı kendinden menkul bir firmanın yetkisi nerden geliyor?", 
"Paralı liste de nesi?" diye şaşkınlık içindeyiz).

ve... ihalenin 26 mayısa konulması[1] ULAK yakınlarında rahatsızlık 
yarattı. ARGE'ye önem verdiğini iddia eden bir hükümet, asıl hacmi 
yaratacak olan yerli ürünü kaale almadan seçim kaygusu ile hareket etmiş 
gibi gözüküyor.

Bu asıl hacim derken, sadece bugünün 3-4 milyar #'ını değil, yarının 
25-30 milyar $'ını da değil ama dış ülkelere satabilme olanağını da 
düşünmek lazım. Ama kendi ülkesinde satamayan bir ürünün bir başka 
ülkede satma olasılığı sizce nedir?

*Yoksa Telekom Sektörünü Engellemek mi?*

*Dün akşam, ihaleye 1 ay kala Tayyip Erdoğan'ın sözleri "4G'yi boşverin, 
5G var" mealindeki sözlerine başka bir anlama da çekildi; "dinlemelerden 
bıkmış Erdoğan'ın telekom sektörünü engelleyerek mü kurtulmayı 
hedefliyor?" diye soranlar var.*

Daha önceki bir yazımızdan hatırlayacaksınız, başka bir problem, 
altyapının hazır olmaması. Detaylarını "4G İhalesi Güzel ama Bu Fiber 
Altyapı ile Nasıl Olacak? 

başlıklı yazımızda irdelemiştik.

"Altyapı neden engelleniyor?" derseniz.. Yeni değil. Son 5 yıldır 
İstanbul özeline bakalım, Fiber kazı izinleri durduruluyor[6]. Sadece 
Türk Telekom fiber kazı yapabiliyor (o da rekabet olmadığı için düşük).

Bu yıl başında BTK'nın yayınladığı 2 yönetmelik ise "lisans iptali" için 
zemin hazırladı. Telefon dinlemeleri ile başı dertte olan Erdoğan acaba 
telekom sektörü gelişmez ise bunlar olmaz mı sanıyor? [7]

Bu da olayın başka bir yönü. Erdoğan yönetiminde AKP'nin telekom 
sektörünü tekrardan "tekel" hale dönüştürdüğü bir sır değil. Türk 
Telekom'a bakın ; bugün ADSL'in % 90'ı ve sabit telefonların yine % 95'i 
filan onlarda. Yani BTK görevini yapmadı ya da yaptırılmadı. Sektör 
serbestleşemedi.

*Güvenlik Milli Network ile Sağlanır*

Ancak bunun bize kaybettirdiklerini yarın çocuklarımız / torunlarımız 
yaşayacak. Aynen Matbaa'nın kaybettirdiklerini bizim yaşadığımız gibi.

Diğer yandan bugün FuatAvni diye bir fenomen varsa, bunun bir nedeni 
networkümüzdeki açıklıklar olabilir. Örneğin Cisco firmasının ürünlerine 
ihraç edilmeden önce böcek konulduğunu Snowden belgeleri fotoğrafları 
ile ortaya koymuştu (Bkz: Ortaya Çıkan Fotoğraflar NSA'in Cisco 
Cihazlara Casus Parçaları Taktığını Gösteriyor 
.)

Bunu söylediğimizde, bize gülenler var; "Siber güvenlik hiçbir zaman 
mümkün değil. Bugüne kadar alınmış cihazların hepsini nasıl 
değiştireceksin." diyorlar. Biz de "hepsi değil ama bu işe bir yerden 
başlamak lazım" diyoruz. Doğrusu, Telekom sektörü tekele alınmakla 
değil, yerli network cihazları yaratarak güvenlik daha iyi bir yere 
gelebilir.

*4G İhalesini Ne Zaman Yapmalı? - ULAK'ın Şansı Nedir*

*Orhan Öğe'ye hak verdiğim bir nokta "Devrim Arabası" benzetmesi. 
Filmine gidenleriniz varsa göreceksiniz, yabancı (filmde Amerikalı) 
kişilerin ziyaret ettiği Müsteşar, doğrudan ya da dolaylı olarak çeşit 
çeşit yorumlarda bulunuyor; mesela "üretmek, satın almaktan daha ucuz" 
ya da "bunu üretirsek, Amerika bize gerekli olan süttozunu 
satmayacakmış" ..mışmışmış..*

Benzer duyumları ben de alıyorum. Özellikle bir önceki yazımla ilgili 
olarak; çok uluslu firmaların satış temsilcilerinin geçen yıl katıldığım 
TBD kurultayındaki ifadesini şöyle verelim; "Ben de Türküm, yerli üretim 
olsun isterim.. Ammmaaaa".

Bunu başka konularda da çok duymuşsunuzdur bahse varım. Kısa vadeli 
menfaatler için, ülkemizin bugün geldiği durum bu. Bu ülke hepimizin. 
Yıllardır ihalelere yerli ürünleri ya da yerli yazılımları dışlattıran 
ifade bu; "kaç yıllık firma, yani onun teknolojisi bir tutulur mu?". Ama 
ben başka bir ifadeyi de hatırlatayım; "el elden üstündür". Bugünün en 
önemli firmalarının yaşı zaten 5-10 en fazla 15.

Yani başlamak lazım. Bir yerlerden.

Orhan Öge'nin başka bir ifadesi "dinlemeler". Biz bunu daha önce yazdık, 
tam siber güvenlik zor (adam hattın bir yerine çengel atıp dinliyor) ama 
yine de elimizden geldiğince milli yapmanın sırası gelmedi mi?

*4G halesi yapılmalı. Bu teknolojiler, "atlayarak daha yenisi alalım" 
yerine "tecrübemizi arttıralım" teknolojileri. Çünkü elimizin altında 
yerli bir ürün oluyor. Aselsan-Argela-Netaş işortaklığıyla 2013'de 
başlatılan ULAK projesi, önemli bir proje. Hatta bugünkü halinden yani 
"proje" olmaktan çıkarılıp, artık "şirket" ve "marka" haline getirilmesi 
gereken bir ürün.*

[1] 4G İhalesi 26 Mayıs 2015'de Yapılacak

[2] 5G-PPP PHASE 1 PROJECTS

[3] 4G Americas and 5G PPP Announce Memorandum of Understanding for 5G

[4] Yerli 4G Haberleşme Teknolojisi Ulak Tanıtıldı

[5] Tamamen Türk Yapımı İlk 4G Baz İstasyonu, ULAK, Testlere Hazır

[6] Telkoder: 4G’ye Geçiş İçin Fibere Yatırımın Artması Şart

[7] 2015'e Girerken, 5 Adımda - Türkiye'de Hükümetin Vatandaşlarını 
Takip İsteği Yükseliyor

Yapılan Yorumlar
BACAKLARINIZI GÜÇLÜ TUTUN