Tarım ve Orman Bakanı Pakdemirli'nin, mülkiyeti Hazine adına kayıtlı tarım arazilerinin tarıma kazandırılmsı ve en uygun şekilde değerlendirilebilmesi amacıyla toprak dağıtımı ile ilgili porje geliştirdikilerini açıkladı.
Hedeflerinin, topraksız veya az topraklı çiftçilerin, yeterli gelire sahip aile işletmeleri kurabilecekleri şekilde hazine arazileriyle topraklandırılması olduğunu belirten Pakdemirli, bu uygulamayla toprağın verimli şekilde işletilmesini, tarım arazisinin parçalanmasının önlenmesini, üretimin artırılmasını, istihdam imkanlarının geliştirilmesini ve çiftçilerin desteklenmesini amaçladıklarını ifade etti.
Bakanın bu açıklamasına rağman, halen büyük bir sıkıntı içinde olduğu resmi verilerden anlaşılan çiftçilerimizin 2019'a güç koşullarda gireceği anlaşılmaktadır.
Tarımdaki ithalat politikası sektörü bitirme noktasına getirmiş, borç batağına saplanan çiftçinin üretim için yaptığı yatırımlar da durma noktasına gelmiştir. Tarım makine ve ekipman sektörü de bu durumdan olumsuz etkilendi. Son 10 yılda enflasyon yüzde 200 artarken çiftçinin bankaya olan kredi borçları yüzde 83.5 oranında artarak 98 milyar liraya ulaştı. Bu durum 2018 yılının ikinci çeyreğindeki büyüme rakamlarında ortaya çıktı. TÜİK, tarım sektörünün yüzde bir buçuk küçüldüğünü açıklamıştı. İşte sektördeki bu küçülme nedeniyle yüksek fiyat artışları, ithalat politikası, çiftçinin girdi alamaması ve üretimin düşmesi tarım makine ve ekipman sektöründe büyük daralmaya neden olduğu, gibi pek çok bölgede, çiftçiler HACİZ şoku yaşamaktadır.
Son 10 yılda enflasyon yüzde 200, çiftçi borçları yüzde 835 arttı. Yüzde 90’ı borçlu olan çiftçinin borcu ise 98 milyar liraya dayandı. Türkiye Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Özden Güngör de Türkiye’de çiftçi kayıt sistemine bağlı 2 buçuk milyon çiftçi olduğunu hatırlatarak, “Odamızca yaptığımız araştırmada bunların yüzde 90’ını borçlu aldıkları krediler için tarlasını evini ipotek ediyorlar. Bankalar, borçlarını ödemeyen çok sayıda çiftçinin tarlasına el koydu. Elinden aldı” ifadelerini kullandı. Ülkemizde Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından kayıt altına alınmış çeşitlere izin verilmektedir. Bu nedenle çiftçinin kendi geliştirdiği yerel çeşidini kayıt altına aldırmadığı da 10 bin lira. Para cezası verilmektedir. Köylülerin tohum konusunda evrensel hakları yok sayılmakta, bu durum tarımda olumsuzluklar yaşanacağına işaret etmektedir.