Aşı üretiminden ilaca kadar, hastalığın önlenmesinden virüsün yok edilmesine kadar tüm mücadele yöntemlerini belirlemek için virüsün özelliklerinin iyice ortaya çıkarılması ve mutasyonların takip edilmesinin önemli olduğunu anlatan Prof. Dr. H. Tamer Dodurka, şunları söyledi: "Bu nedenle virologlar (virüsle çalışan bilim insanları) ve viroloji laboratuvarları virüsün bu özelliklerini ortaya koymak için bütün dünyada yoğun bir çalışma içindeler. Virolog yetiştiren viroloji bilim dalları Türkiye’de sadece veteriner fakültelerinde mevcuttur. Fakültelerin bazılarında ve bakanlığa bağlı veteriner araştırma enstitülerinde viroloji laboratuvarlarının bulunduğuna değinen Dodruka’’ Virolog veteriner hekimler Covid-19 hastalığına karşı aşı üretiminde en önemli aşamalardan biri olan virüs izolasyonunu başardılar, devamı için de var gücüyle çalışıyorlar. Veteriner araştırma enstitüleri en az 120 yılık aşı üretim deneyimine sahipler; veteriner hekimler korona virüsleri 60 yıldır tanıyorlar, sahada mücadele ediyorlar ve bazı korona virüsler için aşı üretimini çoktan başarmış durumdalar. Dolayısıyla ciddi bir bilgi birikimine sahipler. Bu nedenle ABD; Almanya ve Çin gibi gelişmiş ülkelerin çoğunda Covid 19 ile mücadeleyi yürüten kurumların başında veteriner hekimler var."

 

"YENİDEN YAPILANMAYA İHTİYACIMIZ VAR"

 

Türkiye’de resmi veteriner hekimlerin hareket imkanları Tarım Bakanlığı teşkilatındaki birtakım yapısal sorunlardan dolayı kısıtlı olduğunu hatırlatan Prof. Dr. H. Tamer Dodurka, “Bu nedenle salgın hastalıklarla daha etkin bir mücadele için yeniden bir yapılanmaya ihtiyaç bulunuyor. Pendik Veteriner Araştırma Enstitüsü, Uludağ ve İstanbul- Cerrahpaşa Veteriner Fakülteleri TUBİTAK MAM’ın çağrısıyla “İnaktif COVID-19 Aşısı Geliştirilmesi” Projesine dahil oldular. Fırat Üniversitesi, Ankara Üniversitesi ve birçok Veteriner Fakültesindeki virolog hocalar Covid 19’la ilgili başarılı çalışmalara imza attılar. Bilim kurulunda da bir veteriner hekim profesör var. Ancak veteriner hekimlerin birikiminden yeterince faydalanılabilmesi için bunlar yetmiyor, Tarım ve Orman Bakanlığı içerisindeki yapılanmanın uygun olmayışı ve Sağlık Bakanlığı ile Veteriner Hekim Teşkilatının kurumsal iş birliğine imkan tanıyacak bir “veteriner halk sağlığı” dairesinin bulunmayışı veteriner hekimlerin bu hastalıkla mücadelede Çin ve Almanya örneğinde olduğu gibi daha etkin ve başarılı olmasını önlüyor” değerlendirmesinde bulundu.

VATAN GAZETESİ'nden 

Alınmıştır