Anakara Büyükşehir Belediyesi açıkladı:
İhtiyaç sahiplerine gıda paketi dağıtmaya son verileceğini, yerini istenilen marketten alışveriş yapılabilecek yardım kartlarının alacağını belirten Yavaş, yıl başından sonra hayata geçecek uygulama ile ihtiyaç sahiplerine verecekleri yardım kartlarına bakiye yüklemesi yaparak evlerine istedikleri marketten alışveriş yapma imkanı sağlayacaklarını vurguladı.
Gıda dağıtım işleminde ortaya çıkan tutarı da ihtiyaç sahiplerine eşit bir şekilde dağıtacaklarını vurgulayan Yavaş, şunları söyledi:
"Bugüne kadar daha önceki yönetim tarafından bir yıllık gıda dağıtım ihalesi yapıldığı için en son dağıtım kasım ayında bitiyor. Yani henüz dağıtacaklarımızın ihalesi yapılmış mallar var. Yılbaşından itibaren inşallah kart sistemine geçip bundan sonra gıda dağıtımını bırakıyoruz. Çünkü sadece dağıtıma Büyükşehir Belediyesinin ödediği para 11 milyon liradır. Bu 11 milyon lirayı da ihtiyacı olan kişilere dağıtacağız. İlgili devlet kurumlarıyla iş birliği yapmak suretiyle ailelerin ihtiyaçlarını tespit edip, o ihtiyaçlarına göre kartlarına para yüklemek suretiyle yardımda bulunacağız."
ÜRÜNLERİ HALK MARKET SATACAK
Yavaş, kırsal alanlarda sözleşmeli üretim modelinin başlayacağını ifade ederek üretilen ürünlerin de zincir marketlere dönüştürülecek mahalle bakkalları aracılığıyla halka sunulacağını dile getirdi. Çiftçileri tarımsal ve hayvansal alanda üretimler yapmaları için teşvik edeceklerine dikkati çeken Yavaş, şöyle konuştu:
"Halk ekmek büfeleri ortadan kalkıyor. Bunun yerine merkezde bulunan 4 bin 600 bakkala, istedikleri takdirde zincir marketler gibi içini ve dışını yenilemek suretiyle bizim bayilerimiz olmaları için imkan sağlayacağız. Ayaş tarafından süt satın alacağız orada satılacak. Aynı zamanda köylerde hayvancılığı teşvik ederek burada yemini vererek, ucuz üretim yapmalarını sağlayarak insanlara ucuz et yedireceğiz. Ürünleri halk market satacak. Bunun yanında da en az 50 ile 100 kalem arasındaki malın halk marketler de satılmak suretiyle bakkalların bir zincir mağazası olmalarını sağlayacağız. Bakkallardan belirli bir miktarda depozito almak suretiyle vereceğimiz mal karşılığı bakkalları zincir mağazalarla rekabet eder hale getireceğiz. Dolayısıyla bugün bakkallık mesleği de büyük marketlerin altında eziliyor. Onlar da ezilmemiş olacak bu arada köylerdeki tarımsal kalkınmaya da faydamız olacak."
ARIZA BİLDİRİM UYGULAMASI DEVREYE GİRECEK
Belediye olarak verdikleri hizmetlerde aksaklıkların çıkması halinde yaşanan mağduriyetleri en aza indirmek için bir mobil uygulama geliştirdiklerini anlatan Yavaş, belediye sitesi üzerinden de yapacakları projeler için anketler düzenleyeceklerini aktardı. Yavaş, şunları kaydetti:
"Örneğin otobüslerde klimaların çalışmaması ve su patlakları gibi ani gelişen arızalar esnasında vatandaşlarımızın belediyeye hemen ulaşabilecekleri bir mobil uygulama çalışmasını bitirmek üzereyiz. Adı şu an konulmadı ama Ankara Büyükşehir Belediyesi mobil uygulaması diye çıkacak. Ankaralılar bulundukları konumu atarak bize arızayı gönderdiği takdirde en hızlı bir şekilde ekiplerin yola çıkarak arızayı giderebilecekleri bir mobil uygulama hazırladık."
Kadınlar ve çocuklar için hazırlanan sosyal projeleri hızla hayata geçiren Ankara Büyükşehir Belediyesi yoğun iş hayatında yer alan anneleri de unutmadı.
Büyükşehir Belediye Meclisi Ağustos ayı toplantısında Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın gündeme getirdiği Başkanlık yazısı oy birliğiyle kabul edilerek, çalışan annelerin 3-6 yaş arasındaki çocukları için “Çocuk Gündüz Bakımevi” açılması kararlaştırıldı.
İLK MÜJDEYİ BAŞKAN VERDİ
Çalışan kadınların en önemli sorunları arasında yer alan kreş sorununu göreve başlamadan önce çözme sözü veren ve bu sözü göreve başladıktan kısa süre içinde gerçekleştiren Başkan Yavaş, bu kararla anneleri sevindirdi. Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanlığı koordinasyonunda yürütülecek olan çalışmalara başlanırken, Başkent genelinde çalışan annelerin çocukları için ilk etapta 20 ilçede 20 gündüz bakımevi açılacak.
OCAK AYINDA HİZMETE GİRECEK
4 bin çocuğun bakılmasının planlandığı Gündüz Bakımevleri, çocukların gelişimine uygun, uzman eğitmenler eşliğinde iyi bir eğitim alarak keyifli vakit geçirmesine yardımcı olacak donanımda hazırlanacak. Çalışan annelerin yükünü azaltarak kadın istihdamına katkı sağlayacak olan bakımevleri Ocak ayında açılacak.
BELEDİYE BİNASINDA ÇOCUK SESLERİ YANKILANACAK
Büyükşehir Belediyesi, bünyesinde çalışan annelere de destek olmak amacıyla sosyal projelerinden biri olan “Çocuk Gündüz Bakımevi”ni sadece ilçelerde değil Belediyenin Merkez Hizmet binasında da açacak. Personel çocuklarının yararlanabileceği bakımevinde minikler hem sosyal hem de kültürel aktivitelerle kendilerini geliştirme ve yeteneklerini keşfetme imkanı bulacak. Annelerin gönül rahatlığıyla çocuklarını emanet edecekleri bakımevinde bütün detaylar düşünülürken, çağdaş eğitimin genel amaçlarına ve temel ilkelerine uygun dersler verilecek.
MADDİ DURUMU İYİ OLMAYAN AİLELERE ÜCRETSİZ
Yoksulluk sınırındaki aileler ve Kadın Sığınma Evlerinde kalan kadınların çocukları için de Gündüz Çocuk Bakımevlerinde yüzde 10 kontenjan ayrılacak. Büyükşehir Belediyesi kuracağı komisyonla gerekli tespitleri yaparak, yoksul ailelerin çocuklarının bakımevlerinden ücretsiz yararlanmasını sağlayarak, bu ailelere destek olacak.
ÇAMUR SİYASETİ...
Ankara Büyükşehir Belediyesi, Ankara’da “Çocuk Koruma Evleri”nin kapatılarak 47 çocuğun sokağa atıldığına dair bazı gazete ve TV’lerde yer verilen iddialar için açıklama yaptı. Hiçbir araştırma yapılmadan yer verildiği belirtilen haberle ilgili açıklamada ”Çamur siyaseti” ifadesi kullanıldı…
Bazı basın kurumlarında Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin “Çocuk Koruma Evleri”ni kapattığı ve 47 çocuğu sokağa attığı haberleri yer almıştı. Bu mesnetsiz haberlerin hiçbir araştırma yapılmadan, taraflara danışılıp bir cevap alınmadan yayınlanması, haberlerin kendisinin kadük olduğunu göstermekteydi. Bu haberlerin bazı sosyal medya hesaplarında köpürtülerek yayılması, “eski” ama vazgeçilemeyen çamur siyasetinin bir tezahürü olmuştu.
Tüm bunlar kamuoyunca bilindiği halde, konunun hassasiyetine binaen Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Mansur Yavaş, 6 Ağustos 2019 günü yapılan Büyükşehir Belediye Meclisi 1. Oturumunda konuya açıklık getirmiş ve özetle şu ifadeleri kullanmıştı:
“İlgili birim, 2006’dan beri 11 evde 46 çocuğa sürekli olarak bakıldığını, ancak 2012 yılından sonra belediyelere, yasada yapılan değişikliklerden dolayı kadınlara ve çocuklara sadece konuk evi açma yetkisi verdiğini, kendi içinde yaptığı araştırmada da bunların ailelerinin olduğunu söyleyerek bunları kapatmış. Kapatma kararından bilgim olunca bunu hemen durdurdum. Çocukları sokağa salmak için vicdansız olmak lazım. Böyle bir uygulamamız olmaz. Daha sonra bu bilgiyi aldım, Vali Bey’e götürdüm. “Şu anda o çocukların başına bir durum gelirse biz kanunsuz bakıyoruz. Tamam, kaç yıldır bir şekilde idare edilmiş, belki bir şey olmamış ama olmayacağı anlamını taşımaz. Biliyorsunuz bu tür yerlerde kalıp topluca ölen çocuklar var, başlarına başka işler gelen çocuklar var. Bunu Çocuk Esirgeme Kurumu veya ilgili yerlerle konuşalım. Ben bu kararın uygulanmasını durdurdum.” Dedim ve durdurduk. 46 çocuğa bakan kişi sayımız 132 arkadaşlar. 11 evde 132 personel bakıyor. Oysa gerçekten biz bunlara bir konuk evi yaparsak 10 personelle herhalde daha iyi bakarız, geleceğe daha iyi hazırlarız. Sorun budur. Çocukları sokağa gönderme gibi bir durumumuz da olmamıştır. Doğrusu da –grup başkan vekilleri ile de konuşabiliriz- konuk evi açmak suretiyle hepsine de bakmaya hazırız. Ancak bunların tamamının yasaya uygun bir şekilde yapılmasında fayda görüyorum. Tabi basına farklı şekilde yansıtıldı: yetim çocukları sokağa bırakıyoruz gibi. Hiçbir belediye başkanı yetimleri sokağa bırakmaz.”
Tüm partilerin üyeleri önünde, şeffaflık ilkemiz gereği tamamı canlı yayınlanan ve on binlerce kişinin izlediği Belediye Meclisi’nde yapılan bu konuşmanın ardından konunun kapandığını düşünürken, son günlerde yine benzer kaynaklardan çıkma birçok haber, yorum ve paylaşımlar yapıldığı görülmektedir.
Hukuktan ve insaftan mahrum bu haberleri çok da şaşkınlıkla karşılamıyoruz. Nitekim, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Mansur Yavaş hakkında seçim döneminde siyasi tarihin en kirli kampanyası yürütülmüş ve bu iftiralardan daha ağırları da dile getirilmişti. Yine de, Ankara halkının 31 Mart’ta verdiği sert cevap gereken mesajın alınacağını, kirli kampanyaların tarihin kara sayfalarına gömüleceğini umuyorduk.
Çocuk evleri konusunda uygulamada yaşanılan sorunlar üzerine 2012 yılında Belediye Kanununda değişiklik yapılmış, belediyelerin çocuk koruma evleri açma yetki/görevleri kaldırılmış, belediyelerin bu amaçla çocuklar için sadece çocuk konukevi açabilecekleri şeklinde düzenleme yapılmıştır. Çocukların uzun süreli kalacakları bu tür sosyal kuruluşların faaliyetleri için Aile, Çalışma ve Sosyal Bakanlığı’ndan izin alınması, ayrıca buralarda uzun süre bakılacak çocuklar için de çocuk mahkemesinden korunma/tedbir kararları alınmış olması gerekmektedir. Belediye Kanununda (12.11.2012 gün ve 6360 sayılı Kanunla) yapılmış değişikliğe karşın Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı çocuk evlerinin, çocuk koruma evi adı altında faaliyetlerini sürdürdüğü, dolayısıyla Büyükşehir Belediyesi tarafından 2828 sayılı SHK’nın uygulanmadığı anlaşılmaktadır.
Sözü edilen uygulamanın mevzuata aykırı olduğu; Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin yanı sıra, denetim görevini ihmal ettiği görülen devlet kurumları yetkililerinin de sorumluluklarının olduğu açıktır.
Yapılan düzenleme ile Aile, Çalışma ve Sosyal Bakanlığı’nca bu konuda her çocuğun aile ortamında bakımının sağlanması hedeflenmiştir. Koruma ihtiyacı olan çocuklara hizmet sunumunda aile yanında bakım odaklı hizmetlere ağırlık ve öncelik verilmeye başlanmıştır. Bu bağlamda 2828 SHK hükümleri uyarınca, korunmaya ihtiyacı olan çocuğun bakımı ve yetiştirilmesi sosyal hizmet kuruluşları yerine Bakanlığın denetim ve gözetiminde bir “Koruyucu Aile” tarafından de ev ortamında yerine getirilebilmektedir. Bu amaçla koruyucu aileye Bakanlık tarafından çocukların bakımı, eğitimi, yemek vb. giderleri için her ay düzenli şekilde ödemeler yapılmaktadır. Koruyucu aile uygulamasının yerleşmesinin de etkisi ile 2017 yılından itibaren çocuk yuvaları ve yetiştirme yurtları tamamen kapatılmıştır.
Konunun ehemmiyeti nedeniyle Ankara Büyükşehir Belediyesi, Başkan Sayın Mansur Yavaş’ın talimatı ile “konukevi” düzenine geçilerek çocuklarımızın faydalı bir ortamdageleceklerinin sağlanması için girişimlerde bulunmuş, Ankara Valisi Sayın Vasip Şahin durumdan derhal haberdar edilerek uygulamanın yasaya uygun bir çözüme kavuşması için çalışma başlatmıştır.
Ailelerin yanında kalan çocuklarımıza yönelik Belediyemizce gıda, eşya, nakliye, taşıma personeli, teknik personeli desteği gibi kendi ayakları durmalarını sağlayacak sosyal yardım ve müdahaleler gerçekleştirilmektedir. Konunun resmi muhatabı olan Bakanlıktan da gerekli desteğin sağlanması adına gerek Valilik kanalıyla ve gerek Başkanlığımız kanalıyla çalışmalar yürütülmektedir.
Kanunsuzluğun, denetimsizliğin ve yetkisizliğin getirdiği bir trajedi karşısında Büyükşehir Belediyemizin yaptığı çok nettir: Söz konusu uygulamada yasaya aykırılık söz konusudur ve hiçbir çocuk sokağa bırakılmadan yasal çözüme gidilmektedir.
Hal böyle iken bazı kesimlerce konunun ısrarla köpürtülmesi, siyasi nemalanma ve vicdan istismarı girişimlerinde bulunulması, bu girişimlerin yine aynı basın kurumlarında rağbet görmesi çok manidardır. Bu konuda ısrarla açıklama yapan ve ilgili haber kaynaklarında yer bulma telaşı ile vicdana ve izana sığmayan şekilde hareket eden kamu görevlilerini anlamak mümkün değildir. Devlet kurumları, popülist söylemlerle değil, kanunlarla yönetilmektedir. Eskiden görev almış ya da mevcutta görev yapan kişilerin bu durumu bilmemesi imkansızdır. Nitekim “eski” zihniyetin ürünü olan bu açıklamaların yine sadece “eski” ve köhnemiş zihniyet tarafından hemen itibar gördüğünü gözlemliyoruz. Gerçekleri bildiği halde, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Mansur Yavaş’ı mesnetsizce suçlayan ve durumdan vazife çıkarıp kirli siyasete hizmet eden çevreler, asıl zararı toplum vicdanına vermektedir.
Bu konuda çocuklarımız ve çocuk evleri hakkında yaşanan önceki acı tecrübelerden hiç ders alınmamış olabilir. Yaşanabilecek olan kriminal olaylar görmezlikten gelinebilir. Bazı kesimlere emanet edilen bu tarz yerlerde, toplum vicdanında derin yaralar açmış, en hafif tabirle “iğrenç” olarak nitelendirilebilecek alçaklıklar meydana gelmiş olabilir. Türkiye Cumhuriyeti hukuk devletidir, belediyemiz de hukuk çerçevesinde yönetilmektedir. Hiçbir yapının, hiçbir cemaatin, hiçbir ilişkinin hatırı yasalara tercih edilmeyecektir. Ankara Büyükşehir Belediyesi’nde kanuna aykırı hiçbir duruma müsamaha gösterilmeyecek ve hukuk içinde kalınarak çocuklarımızın istikbale en güzel şekilde hazırlanması sağlanacaktır.
Şu bilinmelidir ki; ne çocuklarımızı sokağa bırakacağız, ne de hukuku çiğneyeceğiz. Yasaların emrettiği gibi ‘Konukevi’ düzenine geçeceğiz ve çocuklarımızı sağlam yasal güvencelere kavuşturup başkaca hiçbir yapının tekeline bırakmayacağız. Hem yetimin hakkını hem de milletin kaynaklarını koruyacağız.
Sonuç olarak, çocuklarımızın üzerinden bir yandan siyasi kariyer planları yapanlar, bir yandan da hukuka aykırı bir konudan kendine pay çıkarmaya çalışanlar, daha önce de birçok kez tanık olunduğu gibi toplumun maşeri vicdanında kaybedecektir.