Özel vakıflardan burs alabildim, fakülte hayatım boyunca pek çok işte çalıştım.Mezun olur olmaz mecburi hizmete gittim,düzenli maaşım vardı artık ama günde 1000 kişinin başvurduğu acilde çalışarak TUSu kazanmak güçtü, azıcık para biriktirince ders çalışabilmek için istifa ettim.

Biriktirdiğim para yetmeyince özelde part time çalışmaya başladım.Hekimlere şirket kurdurup vergiden kaçırıyorlar, maaşınızı düşük gösteriyorlardı. 1 liralık fatura 5 de oluyordu 10 da. Yatması gerekmeyen hastayı yatırmadığım için'Dr hanım biz otelcilik hizmeti de veriyoruz"dendi.

2015 Nisan TUS unda çocuk hastalıkları bölümünü kazandım. Temmuz ayında Suruçta bu ülkede cihatçılara yol verenler tarafından paramparça edildim. Okuduğum fakültenin yoğun bakımına girerken çekilen videonun altına "bu teröristi oraya niye getirdiler" yazıldı.

30 küsür ameliyat geçirip Temmuz 2016 da uzmanlık eğitimime başladığımda halen ameliyatlarım sürerken ve iki koltuk değneğiyle nöbet tutmam istenip yöneticiler tarafından "Nöbet tutmadan nasıl doktorluk yapacak" dendi. Bu esnada %78 oranında engelli raporum vardı.

İstihbarat raporlarına rağmen katliamı önlemeyenlere tazminat davası açtım ve kazandım. Üzerinden 1 yıldan fazla geçmesine rağmen istinaf mahkemesi sonuçlanmadı, benden önceki davalarda yaralılara bombalı saldırıda yaralandıkları için "%50 kabahatlisiniz" dendi, sıra bende...

Uzmanlık egitimim fizik tedavi, ameliyatlar, psikiyatrik tedavilerle geçti.Çocuklar bana ben onlara iyi geldim. İyi ki dedim, iyi ki bu mesleği seçmişim. İnsanın insana en büyük kötülüğüne şahit olup herşeye rağmen içimdeki sevgiyi yitirmediysem mesleğim ve çocuklar sayesinde idi.

Tüm sülalesi bu halkın sırtından geçinenler kalkmış "bu devlet sizi okuttu, borcunuz var" diyor. Sizlerin bana bir yaşam, bir gençlik, kocaman bir umut borcunuz var..."

Çağla SEVEN