dakika dakika tekirdağ çorlu haberleri

gazete tekirdağ
ANA SAYFA   |  HAKKIMIZDA   |  GÜNDEM   |   POLİTİKA    |   EKONOMİ    |   SPOR   |     İLETİŞİM  

İĞNEADA TERMİK SANTRALI

İğneada’da termik santral tartışması iki yıl önce başladı. Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’ndan lisans alındı. Ancak ÇED süreci devam eden santralla ilgili henüz kazma vurulmadı.

İğneadalıların mücadele ettiği tek çevre sorunu termik santral değil. 5-6 yıl önce yaşanan kuraklık ve özellikle İstanbul ’daki barajdaki doluluk oranının düşmesi nedeniyle İğneada’dan İstanbul’a su taşıma gündeme gelmişti. Bu proje şu anda İSKİ’nin rafında duruyor.
İğneadayı ilgilendiren en eski çevre sorunu ise nükleer santral projesi. Yapımı planlanan 3. nükleer santralın adresi de yine Karadeniz sahilinin doğu ucunda bulunan İğneada. Bünyesinde barındırdığı endemik bitkiler, flora ve faunasıyla çok önemli bir konumda bulunan İğneada’da şu sıralar yol genişletme çalışmaları da yapılıyor.

ORMAN İDARESİ NE DİYOR?

Kurulan İğneada Demirköy Çevre Platformu, çeşitli kurumlara proje hakkında bilgi edinme başvurularında bulundu. Bu başvurulardan Kırklareli Orman Bölge Müdürlüğü’ne bağlı Demirköy Orman İşletmesi Müdürlüğü, platforma bir yazı gönderdi.

28 Nisan tarihli belgede bölgeye yapılması planlanan yatırımlar anlatıldı. Kırkareli Demirköy’e bağlı Beğendik Köyü’ndeki ormanlık alanda EMBA Elektrik Üretim A.Ş. tarafından entegre termik santral ve liman kurulmasının planlandığı ifade edildi. Proje için henüz izin başvurunda bulunulmadığından termik santralla ilgili bir işlem yapılmadığı da açıklandı.
ÇED aşamasında olan termik santral projesiyle ilgili kurumdan görüş sorulduğu anlaşılan belgede şu ifadeler kullanıldı:
“Kurumumuz tarafından düzenlenen ÇED İnceleme ve Değerlendirme Formu’nda yapılması planlanan projenin kısıtlı veya statülü alanlarda kalmadığı tespit edildiği, bu nedenlerle ÇED Olumlu Belgesi verilmesinde sakınca bulunmadığı, ancak yapılması planlanan doğal koruma alanlarında olan ve milli park ilan edilen longoz ormanlarına 4600 metre mesafede olup, proje sahasının dört bir tarafının doğal ormanlarla çevrili olması nedeniyle sosyal baskı olabileceğinin göz önüne alınması gerektiği belirtilmiştir.”

BÖLGE HALKI NE DİYOR?

Projenin sahibi EMBA şirketi ve ÇED’i hazırlayan MGS Proje Müşavirlik Mühendislik bürosu aylar boyu çıt çıkarmadan hazırlık yapmış. Beğendik’e defalarca gelip gitmişler. Santralle burun buruna ‘yaşayacak’ İğneada Belediyesi ve Beğendik Muhtarlığı santral yapımından bihaber tutuluyor. Rapor hazırlandıktan sonra ihale süreci başlamış.İhale eylülde askıya çıkmış. Hadi İğneada ve Demirköy Belediye’si ve Beğendik Muhtarlığı bilinçli bir şekilde ‘uyandırılmıyor’. Ya Valilik makamı. Bu işten bir tek haberi olan Kırklareli Valiliği o da malum sebeplerden olsa gerek halkı bilgilendirme gereği duymamış . ÇED raporuna itiraz süresi bir hafta da böylece ‘atladıldıktan’ sonra EMBA şirketi ‘perdeyi açıyor’. Kurban Bayram’ı öncesi İğneada Belediyesi’ne ÇED raporu tebliğ ediliyor ve 31 Ekim tarihinde Beğendik’te ÇED halkın katılımı toplantısı yapılacağı bildiriliyor. ÇED’in Şirketler nazarında anlamı şu galiba, Halka rağmen, halk için. Termik santralin yapılacağı haberi yayılır yayılmaz ben o kişilere ‘gönüllü kuvvetler’ diyorum yani çevreye duyarlı gönül gözü açık insanlar. Birbirleriyle ışık hızında iletişim kurarak hemen harekete geçti. Basın bildirisi hazırlanması, İğneada Limanköy, Beğendik, Sivriler, Avcılar köy halkının bilgilendirilmesi ve ÇED toplantısına katılıma ikna, afiş pano hazırlığı, yazılı-sözlü medyayı dürtükleme, santral gündemini sosyal medyaya taşıma gibi eylemler ‘gönüllü kuvvetler’in marifetiyle hayata geçti. İğneada Belediyesi de bu aşamada atik davrandı. Milletvekilleri, basın, çevre belediyelerin haberdar edilmesi, çevre avukatlarına ulaşılmasında başkan Tahir Işık çaba sarfetti. ÇED toplantısının bir gün öncesinde Belediye Başkan’ı Tahir Işık’ın İğneada Belediyesi’nde düzenlediği toplantı da bana göre çok önemliydi. Bu toplantıya muhtarlar, ‘gönüllü kuvvetler”, Demirköy Belediye Başkanı, DAYKO Vakfı ,İğneada’da kurulu çevre derneği katıldı.Ama bana göre bu toplantıya Avukat Bülent Kaçar’ın açıklamaları damga vurdu. Avukat Kaçar ‘ne yapıp edip bu ÇED toplantısını yaptırmayacaksınız’ dedi ve hukuki prosedürü anlattı. O zaman toplantıya katılan herkesin kafasıbirden aydınlandı. Beğendik’te ÇED toplantısının yapıldığı 31 Ekim günü, beni en çok hayrete düşüren jandarma ve polis sayısının çokluğuydu. Silahlı Kuvvetlerin başında, Kırklareli Alay Komutanı’nı da görünce ‘işçığrından çıkıyor’ gibi bir duyguya kapılmadım değil. Beğendik halkı toplantının yapılacağı kahveyi kapattırmış. Alay Komutan’ının Beğendik Muhtar’ını yakın markaja almasına karşılık muhtar ve halk kahveyi açtırmadı. Çevre köy ve kasabalardan özellikle kadınların katılımı ve enerjisi çok etkileyiciydi. Bulgar basın temsilcilerinin yanı sıra bizim basının da toplantıya ilgisi yüksekti. Kırklareli, Vize, Demirköy, Edirne, Lüleburgaz, Çorlu, Tekirdağ ve İstanbul’dan gönüllü kuvvetler, onların kuruluşları, temsilcileri geldi. Şirket temsilcileri alana geldiğinde tansiyon binden yükseldi. Halk slogan atarak, düdükler, çalparalar çalarak şirket temsilcilerini jandarma barikatının arkasına saklanmaya zorladı. Avukatlar veşirket temsilcileri bu gergin atmosferde tartıştı. Sonuçta ÇED halkın katılımıtoplantısı gerçekleşmedi.


Yapılan Yorumlar
BACAKLARINIZI GÜÇLÜ TUTUN