Aradan kırk yıl geçmiş olmasına rağmen değişen hiçbir şey olmadı.
Daha önceleri olduğu gibi baramlar neşe içinde, çoşkuyla kutlanamıyor. Karanlık güçlerin senaryolarısahnneleniyor, birileri rollerini oynuyor. Emekçiler ve halk çaresiz olanları izlemek zorunda.
1Mayıs 1977 tarihinde Taksim meydanında , İşçi Bayramında 34 vatandaşımız katledildi, yüzlerce vatandaşımız ise maalesef yaralandı.
Araştırmalar sorumlu tespitinden çok DISK yetkilileri ile çok sayıda ki sol örgüt elemanlarının miting düzenleme işlemleri ile sınırlı kaldı.
Olayda, çevredeki otel ve Sular İdaresi ateş edilen yerler olarak belirlenmişti. Gizli bir el onların açığa çıkarılmasına fırsat vermedi. İddia ve sölentiler çoktu. Ancak, 34 vatandaşımızın cesetleri nasıl katledildiği hiç bir zaman ortaya çıkmadı.
Türkiye'yi ve bölgeyi kaosa sürüklemek istiyenler sürekli ilerliyor, başarı üzerine baarı kazanıyor.
O yıllarda, gençlik olarak sorumluluun sık sık İstanbul'a gelen 6. Filo ve ABD olduğunu, bunların eli kanlı katiller olarak gittikleri yere kan ve göz yaşı gözürdüklerini söylendi. Dinleyen olmadı.
1977 yılından beri, emek ve emekçinin bayramı yerine kimlerin sahnelediği belli olmayan terör odaklı giriimler, 1 Mayışsları bayram olmaktan çıkardı.
Oysa emek tüm dünyada en yüce değer olarak varlığını korumaktadır.
Komplo teorilerine kurban edilmeyecek kutsal bir değerdir.