dakika dakika tekirdağ çorlu haberleri

gazete tekirdağ
ANA SAYFA   |  HAKKIMIZDA   |  GÜNDEM   |   POLİTİKA    |   EKONOMİ    |   SPOR   |     İLETİŞİM  

KABOTAJ BAYRAMI KUTLU OLSUN

Kabotaj Bayramı, her yıl 1 Temmuz'da kutlanan bayram. Kabotaj bir devletin kendi limanları arasında yolcu ve yük taşıma hakkıdır. Türkiye'de, Kabotaj Kanunu'nun yürürlüğe girdiği 1 Temmuz (1926) günü Kabotaj bayramı olarak kutlanır. 

Kabotj, bir devletin, kendi limanları arasında deniz ticareti konusunda tanıdığı ayrıcalıktır. Bu ayrıcalıktan yalnızca yurttaşlarının yararlanması, milli ekonomiye önemli bir katkı sağlayacağından, devletler yabancı bandıralı gemilere kabotaj yasağı koyma yoluna gitmişlerdir. Bazı uluslar arası sözleşmelerde de kabotaj yasağı koyma yetkisine ilişkin hükümler yer alır. 

Osmanlı Devletitarafından,  Kapitüllasyonlar çerçevesinde yabancı ülke gemilerine tanıdığı kabotaj ayrıcalığı tanımıştır.  Bu ayrıcalık, Milli Kurtuluş Savaşımız sonrasında, Lozan Antlaşması’yla 1923 yılında kaldırılabilmiştir.

TBMM tarafından, 20 Nisan 1926 tarihinde deKABOTAJ KANUNU kabul edilmiş,  1 Temmuz 1926′da yürürlüğe girmiştir.

Bu yasaya göre, akarsularda, göllerde, Marmara denizi ile boğazlarda, bütün kara sularda ve kara sular içinde kalan körfez, liman, koy ve benzeri yerlerde, makine, yelken ve kürekle hareket eden araçları bulundurma; bunlarla mal ve yolcu taşıma hakkı Türk yurttaşlarına verildi. Ayrıca; dalgıçlık, kılavuzluk, kaptanlık, çarkçılık, tayfalık ve benzeri mesleklerin Türk yurttaşlarınca yerine getirilebileceği belirtildi. Yabancı gemilerin yalnız Türk limanlarıyla yabancı ülkelerin limanları arasında insan ve yük taşıyabileceği milli irade tarafından kabul edilmiştir.

Her yıl bayram olarak kutlanması, deniz ticaretimizin teşviki amacına yöneliktir.

Kabotaj Osmanlı döneminde bulunan Kapitülasyonların iç pazarımıza olan zararlarının basit olarak denizciik sektöründe bu zararlardan kurtulmuş olmamıza verdiğimiz addır. Kurtuluş savaşı sonrasında bağımsızlığın, kendi kendimize yettiğimizin diğer bir kanıtı olarak algılanmalıdır. Kurutuluştan sonra 3 yıl hazırlık dönemi olarak değelerlendirilmelidir.
Bu 3 yıl içinde Hükümet önce Seyri-i Sefain İdaresi'ni düzene soktu, arkasından satın alınan Mersin ve Antalya isimli gemilerle Mersin-İstanbul hattına seferler başlattı. 1926 yılında Anafarta ve Bandırma vapurlarını sefere koydu. Bu çalışmalar 1930 yılında Türk Gemi Kurtarma Ltd Şti. 1933 yılında Denizyolları İşletme İdaresi'nin açılması, 1938 yılında Denizbank'ın hizmete girmesi, limanlar yapılıp Türk gemi filosunun büyütülmesi, kabotaj ve uluslararası sularda deniz taşımacılığının geliştirilmesi ile sürdürüldü. 1970'lerde Akdeniz Türk koster (küçük tonajlı yük taşıma kapasiteli gemiler) gemi filolarının hakimiyetine girmiştir.
Üç tarafı denizlerle çevrili ülkemizde kısıtlı özel sektör kosterciliğinin dışında kabotaj hattında deniz taşımacılığımız giderek yok olmaktadır. Yurtdışından %90 oranında denizyolu ile gelen mallar ülkemiz içinde nerede ise tamamen karayolu ile dağıtılmaktadır.
Günümüzde, özelleştirmelerle yapılan deşiikliklerdan limanlar ve deniz ticareti de büyük ölçüde   olumsuz etkilenmiş bulunmaktadır.
Yapılan Yorumlar
BACAKLARINIZI GÜÇLÜ TUTUN