Bazen hiç olmadık şeylere katıla katıla güleriz. Psikologlar, kontrol edemediğimiz bu kahkahaların en önemli ve temel insan davranışlarından biri olduğuna inanıyor.
Karşımızdaki kişi düşmüş ve acı çekiyor olsa bile gülme krizine girdiğimiz olur. Gülmenin bulaşıcı bir yanı da vardır. Londra’daki UCL Üniversitesi’nde nörolog Sophie Scott birkaç yıldır gülme konusunda araştırmalar yapıyor. Fakat bu çalışma meslektaşları tarafından her zaman olumlu karşılanıp destek bulmamış.
Gülme, bağırma ya da ağlama gibi sözlü olmayan bir ifade biçimi. Gülerken çıkardığımız sesler maymunların oyun oynarken çıkardıkları homurdanma seslerine çok benziyor.
Konuşmanın aksine bu sesi çıkarmak için dilin, çenenin ya da dudakların hareketine ihtiyaç yok. İnsanın konuşmasından çok, memelilerin çıkardığı seslere daha yakın.
Bilim insanları neden bu sesi çıkardığımızı bilmiyor. Ses çıkarmanın en kolay yolu olduğu için yapıyor olabiliriz.
Gülme zaman içinde gelişse de bu doğal bir eylem. Görme ve duyma engelli bebekler de gıdıklandıklarında gülüyor.
Siyasette gülme
Komedyenlerin kahkahaları kazanması gerekiyor ancak gülmeyi kendi çıkarları için kullanan pek çok kişi var.
2018'de İngiltere'de Salisbury'deki Noviçok zehirlenmesinde Rus yetkililer suçtan kaçmak ve eleştirenleri aşağılamak için dalga geçmeyi kullanmakla suçlanıyor.
Kişisel alanda gülme
Gülme günlük hayatımızın da önemli bir parçası.
Geçen gün başka bir kadınla yolda çarpıştım. İkimiz de güldük. Komik olduğu için değil, ikimiz de iyi olduğumuzu, yara almadığımızı, birbirimize zarar vermeye çalışmadığımızı ya da cep telefonlarımızı çalmaya yeltenmediğinizi göstermek için yaptık bunu.
Bu etkileşim başarılıydı çünkü ikimizin de gülmeyi anlama ve kullanma biçimimiz aynıydı.
Gözlemsel çalışmalar gülmenin şakalardan çok çoğunlukla açıklamalar ve yorumlardan doğduğunu gösteriyor. Gülme üzerinden bağlantı kurma, sosyal etkileşim sayesinde zaman içinde daha da nüans kazandı.
Gülmenin bir diğer ana kullanım amacı da stresli durumlarla başa çıkabilmeyi kolaylaştırması.
Anlaşmazlık yaşayan çiftler konuyu tartışırken gülme gibi ifade biçimlerini kullanıyorsa hemen stres düzeyleri düşüyor.
Ayrıca bu kişiler ilişkilerinde daha mutlu oluyor ve beraberlikleri daha uzun sürüyor.
Ancak bu, ilişkideki her iki kişi de aynı şakayı paylaşıyorsa mümkün. Örneğin biri "evet çok fazla kitap alıyorum" dediğinde diğer kişi "evet bu çok büyük bir sorun, bunu çözmelisin" derse kimse daha iyi hissetmiyor.
Gülme işe yarıyor çünkü insanları daha mutlu hissettiren sihirli bir toza benzemesinin yanı sıra, sizin daha iyi bir atmosfer için bunu kullanma rahatlığınız hakkında da bilgi veriyor.
Sonuçta neredeyse bütün gülmeler için geçerli olan şey de şu; insanlar hoşlandıkları insanların yanında ve kendilerini güvende hissettiklerinde gülüyor.
Kiminle, ne zaman, nerede güldüğünüz kendi duygusal dünyanız için size önemli mesajlar veriyor.
Gülmek bize zor durumlarla mücadelede yardım etmesi açısından çok ciddi önem taşıyor.