Bugün yazımın altına Kırklareli İlinden birçok fotoğraflar koydum bunları herkesin dikkatlice incelemesini istiyorum. Bugün çok uzun yazmak zorundayım, çünkü kısa yazdığımda konu noksan kalıyor, birçok yorumlara neden oluyor .Sorunu tam anlatabilmem için uzun yazmak zorundayım. Trakya'yı sevenler mutlaka tamamını okusunlar ve herkes paylaşsın gelecek için evlatlarımız torunlarımız için.
Bu yıl tüm yurdumuzda kuraklık yaşanıyor. Trakya'da ise çok fazla. Resimlerde Kayalı barajından ve Kırklareli barajından fotoğraflar var. Ayrıca bazı taş ocaklarından fotoğraflar var. Tamamı Kırklareli'nden. Son günlerde Sosyal medyanın ,T.B.M.M, 'nin televizyonların, yerel gazetelerin konusu. Poyralı Köyünde açılmak istenen kömür ocağı, Pınarhisar ilçemizin hemen üzerinde bir şirketin açmak istediği kalker ocağı. 2004 yılında kabul edilen 1/100.000 Trakya Alt bölgesi Ergene havzası revizyon Çevre Düzeni planı ve sonradan bu planın bazı bölümleri değiştirilerek kabul edilen 2010 yılı1/100.000 Ergene Havzası çevre düzeni planı bu planlar kabul edilerek kanunlaştı. Sonra bunlara dayanılarak hazırlanan 1/25 000 'lik Kırklareli ve Edirne Çevre düzeni planları 2010 ve bazı bölümleri değiştirilerek 2020 yılında kabul edilerek kesinleşti. Tüm bu planlar 100 lerce profesör, doçent, akademisyen, devletin 1970 yıllarından bu yana tüm kuruluş ve müdürlüklerinin arşiv bilgilerinden alınarak hazırlanıp kanunlaştı. Bu planlarda Trakya'da ve illerde mutlak korunması gereken alanlar belirlendi. Bunlar orman alanları yer altı suyu besleme alanları, İçme suyu havzaları ,tarım alanları ,hava kirliliği, su kirliliği, toprak kirliliği, ,enerji politikaları, nüfus, vb konular. Kanun olduğu için tamamızın uyması gerekli kurallardır. Bu planlarda yer altı suyu besleme alanları olarak belirtilen Kırklareli Çakıllıdan başlayıp Evrenli,Vize,Pazarlı,Evrencik,Küçükyayla,Soğucak,Doğanca, Poyralı, Yenice, Erenler, Pınarhisar, Kaynarca, Kırklareli, Çukurpınar, Armağan, Koruköy, Dereköy, Koyunbaba ve Edirne Süloğlu taraflarında yer altı su depolama bölgelerine ,doğrudan suların süzülme alanları olarak belirlendi. akiferler, suların süzüldüğü taneli ,çatlaklı, erimeli karstik ortamlar olarak belirlendi yani Trakya'nın yer altı sularını depolayan alanlar. Bu formasyonlardan malzeme temini kesinlikle yasaklandı. Bununla birlikte Aşırı yer altı suyu çekim alanları belirlendi buralarda kesinlikle yer altı sondajı yasaklandı. Ayrıca Saray, Topçular, Tozaklı, Poyralı kömürlerinin düşük kalorili linyit kömürü olduğu, kireç taşları ile birlikte çıkarılması durumunda patlatma ile yapılacağından binlerce hektar alanın tarım toprağı ve kilin yok olacağı belirtilmekte alınmalarının tarımı ,nüfusu etkileyeceği ,hava kirliliğine neden olacağından yasaklanması belirtilmektedir. Planlarda çok daha fazla koruyucu ve yasaklayıcı hükümler bulunmaktadır. Bütün bunlara karşılık Trakya'da, Ankara'da işler hiçte böyle yürümemektedir . Ankara'da izinler verilirken bu yasaklayıcı hükümler göz ardı edilmektedir. Kırklareli'nde birçok doğa sever konuyu takip ederek itirazlar yapmakta, davalar açarak tamamını kazanmaktadır. Ancak bu alanlara her gün yeni bir saldırı yapılmakta ruhsatlar alınmaktadır .İl Genel Meclisimizde Çevre ve Sağlık Komisyonumuz bu konuyu incelemiş ve raporunu yazarak tüm üyelerin kabul oyları ile kabul edilmiştir. Son on yılda konu ile ilgili birkaç rapor kabul edilmiştir. Bu raporda 155 taş ve maden ocağına ruhsat verildiği ,belirtilen malzeme alımının yasak olduğu su toplama havzalarının olduğu bölgenin 160.000 hektar olduğu,60.445 hektarının maden ve taş ocağı olarak ruhsatlandırıldığı buda bölgenin toplam alanını 1/3 olduğudur. Bu ocakların 47 alanda çalışmanın devam ettiği,32 tanesinin iptal edildiği,24 tanesinin terk edildiği,48 tanesinin faaliyetinin durdurduğu tespit edildi. Pınarhisar ilçemizin topraklarının % 20,95 'i,Demirköy'ün %10.28,Vize'nin ve Merkez ilçenin % 8.43 ,ile alanlarının toplamına maden ruhsatı verilmiştir. Maden ocaklarının Maden Kanununda belirtmesine rahmen faaliyetleri durduğunda rezervin bitme durumunda firma tarafından kapatılacağı üzerinin ağaçlandırılacağı üstten alınan toprağın tekrar yayılması gerektiği kesin olmasına karşın bugüne kadar Kaynarca beldesine yakın kil ocağı düzenlenmiştir. Hükümetler, şahışlar, şirketler çalıştığı hiçbir ocağı düzenlememiştir. Raporlar çok daha uzundur. İsteyenler raporlarımızı alıp okuyabilirler raporlarda çözüm önerilerimizi yazdık.
ŞİMDİ GELELİM PINARHİSAR 'da bir Şirketin son günlerde açmak istediği ocağa:
Bundan 15 -20 yıl önce Pınarhisar Çimento fabrikası, Sonradan açılan Evrencik Çimento Fabrikası ve kireç fabrikasına ,yolların yapımına günde 40-50 kamyon,sonradan,300-400 kamyon yakın zamanlarda günde 1000 kamyon malzeme çekilirken bugün koruma altında olan bu su toplama havzalarından 2500 civarında büyük tonajlı kamyonlar ile malzeme çekilmektedir.Çimento ve Kireç fabrikaları adeta taş yutan canavarlara dönüşmüştür. Limak grubu Dünyada kamudan ihale alan şirketlerde 1.sırayı kapmıştır.50 civarında vergi affı ve harç, damga vergisinden muaf tutulmuştur. Fabrika bazı ocakları kendi açmayıp taşeronlara açtırmaktadır. Limak grubu yaptığı işlerin Türkiye ve Dünyada çimento ile yaptığı işlerde ham maddenin büyük bölümünü Kırklareli'nden sağlamaktadır. Avrupanın birçok ülkesinde çimento fabrikaları yasaklanmıştır. Burada Pastanın tahminen % 70 fazlasını Limak kazanırken ,bir bölümünü nakliye yapanlar, fabrikada çalışanlar ,çıkardığı ham maddenin %2 devlet, % 2 de Kırklareli kazanmaktadır. Olan Trakya halkına olmaktadır. Günümüzde birçok su kaynağı patlamalardan dolayı yatak değiştirmiş ,sular kaybolmuş, bu sene yaşanan kuraklık ile birlikte yer altı su kaynaklarımızın % 80 yakın bölümü fabrikalardan çekilen sanayi suları ve patlatmalardan dolayı yok olmuş 40 -50m'de çıkan sular bugün 400m derinlere düşmüştür. Bu sezonda kurak geçeceği ön görülmektedir, birde derelerin kirlenmesini katarsak önümüzdeki günlerde Trakya'da su savaşları yaşanacak .İlimizin 179 köyünü geziyoruz su sıkıntıları başladı. Bizler tüm taş ocaklarını geziyoruz çok az kimse ocakları gezmiştir ,Yüzlerce ocakta 400 m-500 m enine boyuna ve 50m -90 m derinlikte devasa çukurlar açılmış bulunmaktadır ve hızla sayılar artmaktadır. PINARHİSAR 'da açılmak istenen ocak askeri alandır önce şirket 100 hektar aldığını ve 100 hektar için ÇED hazırladığını söyledi şimdi 30 hektar için ÇED hazırlayacağını söylemektedir .Olay sarı öküzü kapma olayıdır. Şirketlerin büyük bölümü 100-200-300 hektar için ruhsat almakta sonra 25 hektarın altına ÇED gerekli olmadığından ÇED'e gerek yoktur kararları almakta fakat sahada malzeme alımı zorlaştığında hemen ruhsat sahasında ocağın yanına başka bir başvuru yapmaktadır. Bunun onlarcası ile Kırklareli'nde karşılaştık.