GENÇ KAL UZUN YAŞA

Dr. Erdem ÇANKAYA

		İhtiyarladım diyerek, köşene çekilme.

			İhtiyarlık hastalıktır ve ömrünün kısalmasına neden olur. Yaşlanmak ise doğal bir sonuçtur. Tüm evrende tüm Canlılar doğarlar, büyürler, ürerler ve yaşlanırlar.

			Yaşlılığı geciktirmek, uzun yıllar genç kalabilmek “YAŞAMA SANATIDIR.”

			Bedenimiz bize Tanrının en büyük hediyesi ve emanetidir. O bedene ne kadar ihtimam gösterirsek o nispet de sağlıklı ve uzun yaşarız. Mutluluk para ile değil sağlıklı yaşamla sağlanır. Sınırsız servetiniz olsa dahi sağlığınız bozuksa mutlu olamazsınız.

			“YAŞAMA SANATI”

			Uzun yaşamanın sağlanabilmesi için, bebeklikten itibaren; beslenme ve yaşam disiplinine dikkat etmek gerekir. Temel olarak:

			1-İyi uyumak , 2- Düzgün, zamanlı ve ölçülü beslenmek, 3-Spor yapmak,4- Harcayacağın kadar Enerji almak. 5- Zamanı iyi kullanmak. 6-Bol su içmek

			Bizi yöneten Aklımız; Beyin sağlığı ile bire bir ilişkilidir. “Sağlam beyin sağlam vücut da bulunur.” Sağlıklı bir vücut için 1-Çok okumak 2- Çok yürümek 3-Çok su içmek 4- Yaşamayı çok sevmek ile sağlanır.

			Doğumdan itibaren yaşlanırız. Yaşımız ilerledikçe, kazandığımız bilgi ve tecrübe daha doğru kararlar almamızda bize yardımcı olur.

			Yaşlanma sürecimizde 60 lı yaşlardan itibaren hızlanma başlar. Vücudumuzun geçirdiği travmalar ve kötü alışkanlıklarımız ne kadar fazla ise yaşlanmamız da o derecede hızlıdır. Yaşlanmamızda en etkili kötü faktör dolaşım ve damar sistemimizdeki hastalıklardır. Vücudumuzdaki damarları birbirine eklesek Dünyanın çevresini dolanacak kadar uzundur. Vücudun beslenmesini damarlarımızla sağlarız. Damar tıkanıklıkları bütün organ hastalıklarında temel etkendir. Damar sağlığımız iyi ise sağlıklı ve uzun yaşarız. Damarların bozulma nedenleri içinde akan kanın kalitesizliğine bağlıdır. Başta SİGARA olmak üzere, Trans yağlar, kızartmalar, Dengesiz ve kötü beslenme ,az su içme, diyabet hastalığı kanın koyulaşıp damarda tıkanmaya damar cidarında plakların oluşmasına neden olur. 60 yaşından itibaren insanlarda su içme isteği azalır. Vücut ihtiyacı olan suyu almazsa ,damarlardan su çekerek kanın koyulaşmasına ve kalitesinin bozularak damar sertliğine ona bağlı olarak hipertansiyona ve Diyabet’e neden olur. Damar sertliği, başta Kalp olmak üzere Beyin, böbrek ve Tüm eklem hastalıklarının ana sebebidir. Genelde romatizma ve benzeri eklem hastalıkları kan dolaşımında yeterli oksijenin azalması nedeni ile eklemlerde deformasyona ve dolayısı ile şiddetli ağrılara neden olur. İyi beslenemeyen kemikler kemik erimesi ve kireçlenmenin olmasına neden olur.

			Yazımızın başında belirttiğim gibi ; yeterli su ve bol hareket uzun yaşamın sırrıdır. Erişkin ler her gün en az 5- en fazla 15 km yürümeli, çay, kahve ,meşrubat haricinde en az 2,5 – 3,5 litre su tüketmelidir. Suyun kalitesi son derece önemlidir. Şebeke suyunu filitreleyerek kullananlar suyun kalitesini ilgili laboratuvarlarda kontrol ettirmeli eğer eksiklik varsa mineral takviyesi yapmalı, yahut da hiç olmazsa günde 1 defa mineralli su içmelidir. Kaynatılmış sular vücutta kireç eksikliğine neden olur.

			Tanrının Canlılara en büyük hediyesi “SU” dur. Susuz bakteriler dahil hiçbir canlı yaşayamaz. İnsan vücudunun %90 nı sudur. Ülkemiz su açısından şanslı bir ülkedir. Ne yazık ki yurdumuzun insanları suyu hoyratça kirletirler,

			Son 70 yıl içinde ülkeyi yöneten iktidarlar su kaynaklarımızı çok kötü değerlendirdi. Egemen yabancı ülkeler su kaynaklarımıza göz dikmiş vaziyette.

			YAŞLANMA ve BEYNİMİZ :

			60 lı yaşlardan itibaren beynimiz de küçülme başlar. Unutkanlıklar, işitmede güçlükler, görmede sıkıntılar, algılamada azalmalar, erken zihinsel yorgunluklar beynin küçülmesine iştirak eder. Küçülmeyi yavaşlatmak ve Beyin sağlığımız için bazı tedbirler almamız gerekir. “ÇALIŞMAYAN ve DİNLENMESİNİ BİLMEYEN BEYİN İHTİYARLAR” Yaşlanmayı engellemek için yaşam şeklini disipline etmek gerekir. 1- Erken yatıp,erken kalkarak 7 saat uyumak, 2- Gündüz öğle yemeğinden sonra 1 saatlik “SİESTA” 3- GÜNDE en az 1-2 saat kitap okumak ve yazı yazmak, 4- Günde en az yarım saat Sodoku, Bulmaca çözmek veya 1 saat kadar Briç ve Satranç oynamak. 5- Bir şeyler üretebilmek, beynin ve bedenin boş kalmasını engellemek. (Çiçek bakımı, temizlikte yardımcı olmak, yakınlarının banka işlemleri küçük alışverişlerinde yardımcı olmak gibi, varsa evcil hayvanların bakımı gibi )

			6- En gereklisi ise dost ve arkadaşları ile ilişkilerini devam ettirip sosyal yaşama katılmak veya dernek ve siyasi kuruluşlarda görev almak.

			Yaşlılar bir toplumun hafızası ve tecrübesidir. Yaşlılarına değer veren ülkeler ,onların deneyim ve tecrübelerini gençlere aktarması sayesinde uygar toplumlar olurlar.

			Dr Erdem CANKAYA/Facebook sayfasından
Yapılan Yorumlar