AKP oy kayıplarını engellemek için son bir buçuk ayda neler yaptı:
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin erken seçim çağrısına uyan AKP, hiç kimsenin tahmin edemeyeceği şekilde seçim kararını 24 Haziran olarak belirlendi. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın seçimleri 24 Haziran olarak açıklaması “baskın seçim” yorumlarına neden oldu. Öyle ki 24 Haziran tarihindeki üniversite sınavları dahi alelacele bir hafta sonraya kaydırıldı.
AKP erken seçim kararı almasının ardından, yaptığı anketlerde istediği gibi değildi. Muhalefetin adaylarının açıklanmasının ardından AKP’de erime daha da arttı. Bu durum AKP kulislerinde de tartışmalara neden olmuştu.
Ve AKP bu durumu düzeltmek, kaybettiği oyları geri kazanmak için arka arkaya adım atmaya başladı.
Önce “İmar Barışı” denilerek imar affı çıkarıldı. Milyonlarca kaçak yapının yasallaşmasının önü açıldı.
Yine muhalefetin daha önce ki birçok seçim de dillendirdiği “emeklilere Kurban ve Ramazan Bayramında bir maaş ikramiye” vaadi, AKP tarafından “kaynak nerede” diye eleştirilirken, bu kez AKP emeklilere Kurban ve Ramazan bayramlarında bin TL ikramiye vereceğini açıkladı.
Bununla birlikte AKP yeni bir vergi affı daha getirdi.
Türkiye seçime giderken AKP oylarındaki erimenin önüne geçmek için bununla da yetinmedi.
Türkiye’de bedelli askerlik talep eden milyonlarca genç var. 16 Nisan 2017 referandumu öncesinde AKP “bedelli çıkacağı” yönünde beyanlar vermiş ancak, referandum sonrasında bedelli askerlik çıkarılmamıştı. Şimdi ise AKP yönetimi yine bedelli askerliği gündeme aldı ve bedelli askerliğin çıkarılacağı yönünde sürekli yeni açıklamalar yapılıyor.
AKP oy kaybının engellemek için bedelli adımını atarken, ittifak yaptığı parti MHP’de oylarındaki düşüşü engellemek için af çağrılarına başladı.
Tabi AKP oy kaybının engellemek için adımlar atmaya devam etti.
Memurların sorunlarını çözeceğini ve ek zam yapılacağı açıklandı, yeni öğretmen alımlarından söz edildi.
Bunların yanında bir de PKK’ya karşı Kandil’e operasyon yapılacağı söylendi ve Kuzey Irak’ta PKK’nın kamplarına operasyonlar düzenlendiği ifade edildi. Bunun yanı sıra Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ABD Dışişleri Bakanı ile Menbiç konusunda görüştü ve PKK’nın Suriye kolu YPG’nin Menbiç’ten çekileceği açıklandı.
Ekonomik kötü gidiş ve dolardaki artışı engellemek için Cumhurbaşkanı Erdoğan Londra’ya gitti ve “karşı” olduğunu söylemesine Merkez Bankası’ndan faiz arttırma kararı alındı. Hemen ardından ise bu kez Ekonomiden Sorumlu Bakan Mehmet Şimşek Londra yolu tuttu.
Dolardaki artışla birlikte arka arkaya zam haberleri gelmeye başladı. Benzine sürekli zam yapılınca bu kez çareyi zam yapmak yerine benzine gelen fiyat artışını ÖTV’den düşme yoluna gidildi.
Aynı şekilde benzer birçok adım atıldı ve atılmaya devam ediliyor…
Evet…
Tüm bunlar 16 yıldır Türkiye’yi yöneten AKP’nin 18 Nisan’da erken seçim kararını aldıktan sonra oldu.
Yani son bir buçuk ayda…
"BİR ARKADAŞIMIN SAYFASINDAN"
- Türkiye’nin yüksek menfaatlerine, partisel çıkarlar ve oy uğruna zarar vermeyecek;
- Siyaseti şahsi çıkar ve zenginleşme aracı olarak kullanmayacak;
- Bilgi birikimi zengin, ufuk ve vizyon sahibi, yasal açıdan gerekli diplomaya sahip, çağdaş yönetim becerileri ile donanımlı, her şeyi ben bilirimci ve dikte edici değil ekip çalışmasına, bilim ve uzmanlığa önem veren;
- Hukuk, hukukun üstünlüğü ve demokrasiye saygılı ve bu kavramların gerekliliğini içselleştirmiş;
- Ülkenin yıpranmış, aşınmış , yok olmuş hukuk ve yargı sistemini yeniden ve evrensel ölçülere uygun olarak tesis etmek için çalışacak;
- Ordu’nun ve ülkenin diğer kurum ve kuruluşlarının FETÖ benzeri gizli-illegal örgütlenmeler tarafından ele geçirilmesini önlemek için her ne gerekirse tam ve zamanında yapacak ve yaptıracak;
- halkın önünde yerli yersiz ağlamayacak, aynı gün içinde 3-5 defa çeşitli vesilelerle 15-20 televizyon kanalında canlı olarak boy göstermeyecek;
- Yazılı, görsel ve işitsel basın ve medyanın, iktidara bağımlı bu günkü haline son verdikten sonra, esasen anayasal bir hüküm olan basın özgürlüğüne saygılı davranacak;
- Türkiye’nin dış dünyadaki yalnızlığına son verip saygınlığını arttıracak, dış ilişkileri iç politika malzemesi olarak kullanmayacak;
- Ekonomiyi ekonomi biliminin gereklerine göre yönetecek ekipleri oluşturacak, başta merkez bankası olmak üzere özerk kurum ve kuruluşlara faaliyetlerini sekteye uğratacak şekilde müdahale etmeyecek ve emrindekilere de ettirmeyecek;
- Tarım, sanayi, bilim-teknoloji ve hizmet sektörlerinin gelişmesi için çalışacak ve elverişli ortamı hazırlayacak, güzel ülkem ve insanlarının çıkarları için durmadan çalışacak, her türlü yolsuzluk ve rüşvetin ortadan kaldırılması için gerekli ortamı hazırlayacak;
- Ülkenin kıt kaynaklarını kullanırken kılı kırk yararcasına son derece dikkatli davranacak, henüz daha fakirliğin belini kıramamışken, içeride bunca yoksul ve ihtiyaç sahibi, yapılması gereken bunca iş varken, ülke dışında bonkörce harcamalar yapmayacak;
- Yapılan her kuruş harcamanın hesabını millete, meclise ve diğer yetkili organlara verebilecek;
- Devlet’in yerleşik gelenekleri ve yasalara göre gerçekten gizlilik gerektiren iş ve durumlar hariç saydamlığı esas alacak, halkından bir şey gizlemeyecek;
- Devlet işlerinde bir dahaki seçimleri değil gelecek nesilleri düşünerek kararlar verecek,
- Malvarlığını kamu oyuna deklare edecek, gerektiğinde ikna edici açıklamasını yapabilecek;
- Olası tehdit ve tehlikelerin istihbaratını edinip, alınması gerekli her türlü önlemi hukuk çerçevesinde tam ve zamanında alarak ülkeye bir daha beka sorunu yaşatmayacak ve varsa da bunu bertaraf edecek;
- Beytülmal’dan çalmamak her siyasetçinin zaten boynunun borcu ve yasal olarak suç olmakla birlikte, aynı zamanda muhafaza sorumluluğu Devlet’e ait para ya da diğer hiçbir şeyi çaldırmayacak;
- Devlet kadrolarına bürokrat ve her türlü personel atamalarında liyakatı esas alacak, Devlet işlerinde partizanlığa, adam kayırmacılığa geçit vermeyecek;
- İnsanların kardeşlik ve eşitliğini gözetecek, hak, hukuk ve adaletin tecellisi için çalışacak ve uygun ortamı sağlayacak;
Özetle;
Güzel ülkemiz ve insanlarının iyiliği, kalkınması, gelişmesi ve refahı, çocuklarımıza borcumuz olan gelecek güzel günleri onlara yaşatabilmek için durmadan çalışacak, yapılması gerekenleri tam ve zamanında yerine getirecek bir cumhurbaşkanımız olsun diye;
Önümüzdeki seçimlerde oyumu, hayallerimin bir çoğunu gerçekleştirebileceğine veya bu doğrultuda iyi niyetle çalışacağına ve bunun için gerekli bilgi, beceri ve donanıma sahip olduğuna inandığım Sayın Muharrem İnce’ye vereceğimi dost ve arkadaşlarımla paylaşmak istiyorum.